Продолжая использовать сайт, вы даете свое согласие на работу с этими файлами.
Tıp
Mütehassıs | Tıp dalları |
---|
Tıp, bir hastaya bakma, teşhis, prognoz, önleme, tedavi, yaralanma veya hastalıklarının palyasyonunu yönetme ve sağlığını geliştirme bilimi ve uygulamasıdır. Tıp, hastalıkların önlenmesi ve tedavisi yoluyla sağlığı korumak ve iyileştirmek için geliştirilen çeşitli sağlık uygulamalarını kapsar. Çağdaş tıp, yaralanma ve hastalıkları teşhis etmek, tedavi etmek ve önlemek için biyomedikal bilimleri, biyomedikal araştırmaları, genetiği ve tıbbi teknolojiyi, tipik olarak farmasötikler veya cerrahi yoluyla, ancak aynı zamanda psikoterapi, harici ateller ve traksiyon, tıbbi cihazlar, biyolojikler ve iyonlaştırıcı radyasyon gibi çeşitli tedaviler yoluyla uygular.
Tıp, tarih öncesi çağlardan beri uygulanmaktadır ve bu zamanın çoğunda bir sanat (bir yaratıcılık ve beceri alanı) olmuştur ve sıklıkla yerel kültürün dini ve felsefi inançlarıyla bağlantıları vardır. Örneğin, bir tıp adamı şifa için bitkileri uygular ve dualar ederdi ya da eski bir filozof ve hekim humorizm teorilerine göre kan alma işlemini uygulardı. Son yüzyıllarda, modern bilimin ortaya çıkışından bu yana çoğu tıp, sanat ve bilimin (tıp bilimi şemsiyesi altında hem temel hem de uygulamalı) bir kombinasyonu haline gelmiştir. Örneğin, sütur tekniği uygulama yoluyla öğrenilen bir sanat iken, dikiş atılan dokularda hücresel ve moleküler düzeyde neler olduğuna dair bilgi bilim yoluyla ortaya çıkmaktadır.
Günümüzde geleneksel tıp veya halk tıbbı olarak bilinen bilimsel tıp öncesi tıp biçimleri, bilimsel tıbbın yokluğunda yaygın olarak kullanılmaya devam etmektedir ve bu nedenle alternatif tıp olarak adlandırılmaktadır. Bilimsel tıbbın dışında kalan, güvenlik ve etkililik kaygıları taşıyan alternatif tedaviler ise şarlatanlık olarak adlandırılmaktadır.
Etimoloji
Tıp, hastalıkların teşhisi, prognozu, tedavisi ve önlenmesi bilimi ve uygulamasıdır. "Tıp" kelimesi Arapça ṭbb kökünden gelen ṭibb طبّ "hekimlik mesleği ve ilmi" kelimesinden türetilmiştir. Arapça kelime, Süryanice ṭbbā טבא "bilgi, ilim" sözcüğünden türetilmiştir. Bu kelime ise yine Süryanicedeki ṭbb טבב "bilme, anlama" kökünden türetilmiştir.
Klinik uygulama
Tıbbi erişilebilirlik ve klinik uygulamalar, kültür ve teknolojideki bölgesel farklılıklar nedeniyle dünya genelinde değişiklik göstermektedir. Batı dünyasında modern bilimsel tıp oldukça gelişmişken, Afrika veya Asya'nın bazı bölgeleri gibi gelişmekte olan ülkelerde nüfus, sınırlı kanıt ve etkinliğe sahip ve uygulayıcılar için gerekli resmi eğitimin olmadığı geleneksel tıbba daha fazla güvenebilir.
Gelişmiş dünyada, kanıta dayalı tıp klinik uygulamalarda evrensel olarak kullanılmamaktadır; örneğin, 2007 yılında yapılan bir literatür taraması, müdahalelerin yaklaşık %49'unun yarar ya da zararı destekleyecek yeterli kanıttan yoksun olduğunu ortaya koymuştur.
Modern klinik uygulamada, doktorlar ve doktor asistanları, klinik muhakeme kullanarak hastalığı teşhis etmek, prognoz etmek, tedavi etmek ve önlemek için hastaları kişisel olarak değerlendirir. Doktor-hasta ilişkisi tipik olarak hastanın tıbbi geçmişinin ve tıbbi kayıtlarının incelenmesiyle başlar, bunu tıbbi görüşme ve fizik muayene izler. Temel tanısal tıbbi cihazlar (örn. stetoskop, dil basacağı) tipik olarak kullanılır. Bulgular için muayene ve semptomlar için görüşmeden sonra, doktor tıbbi testler (örn. kan testleri) isteyebilir, biyopsi alabilir veya farmasötik ilaçlar veya diğer tedavileri reçete edebilir. Ayırıcı tanı yöntemleri, sağlanan bilgilere dayanarak durumların elenmesine yardımcı olur. Karşılaşma sırasında, hastayı ilgili tüm gerçekler hakkında doğru bir şekilde bilgilendirmek, ilişkinin ve güven gelişiminin önemli bir parçasıdır. Tıbbi karşılaşma daha sonra birçok yargı alanında yasal bir belge olan tıbbi kayıtta belgelenir. Takipler daha kısa olabilir ancak aynı genel prosedürü izler ve uzmanlar da benzer bir süreci takip eder. Teşhis ve tedavi, sorunun karmaşıklığına bağlı olarak sadece birkaç dakika veya birkaç hafta sürebilir.
Tıbbi görüşme ve karşılaşmanın bileşenleri şunlardır:
- Başlıca şikayet (CC): mevcut tıbbi ziyaretin nedeni. Bunlar 'semptomlardır'. Hastanın kendi kelimeleriyle ifade edilir ve her birinin süresiyle birlikte kaydedilir. 'Başlıca endişe' veya 'mevcut şikayet' olarak da adlandırılır.
- Mevcut hastalığın öyküsü (HPI): semptomların kronolojik sıralaması ve her semptomun daha fazla açıklanması. Genellikle geçmiş tıbbi öykü (PMH) olarak adlandırılan önceki hastalık öyküsünden ayırt edilebilir. Tıbbi geçmiş HPI ve PMH'den oluşur.
- Mevcut aktivite: meslek, hobiler, hastanın gerçekte ne yaptığı.
- İlaçlar (Rx): reçeteli, reçetesiz ve ev ilaçlarının yanı sıra alternatif ve bitkisel ilaçlar da dahil olmak üzere hastanın aldığı ilaçlar. Alerjiler de kaydedilir.
- Geçmiş tıbbi öykü (PMH/PMHx): eş zamanlı tıbbi sorunlar, geçmişteki hastane yatışları ve ameliyatlar, yaralanmalar, geçmişteki bulaşıcı hastalıklar veya aşılar, bilinen alerji öyküsü.
- Sosyal geçmiş (SH): doğum yeri, ikametgâh, evlilik geçmişi, sosyal ve ekonomik durum, alışkanlıklar (diyet, ilaçlar, tütün, alkol dahil).
- Aile öyküsü (FH): ailede hastayı etkileyebilecek hastalıkların listelenmesi. Bazen bir aile ağacı kullanılır.
- Sistemlerin gözden geçirilmesi (ROS) veya sistem sorgulaması: HPI'da gözden kaçabilecek bir dizi ek soru: genel bir sorgulama (herhangi bir kilo kaybı, uyku kalitesinde değişiklik, ateş, şişlik ve yumrular vb), ardından vücudun ana organ sistemlerine (kalp, akciğerler, sindirim sistemi, idrar yolu vb.) ilişkin sorular.
Fizik muayene, hasta tarafından gönüllü olarak ortaya konan ve objektif olarak gözlemlenemeyen semptomların aksine, objektif ve gözlemlenebilir olan tıbbi hastalık belirtileri için hastanın muayene edilmesidir. Sağlık hizmeti sağlayıcısı görme, işitme, dokunma ve bazen de koku alma (örneğin enfeksiyon, üremi, diyabetik ketoasidoz) yöntemlerini kullanır. Fiziksel muayenenin temelini dört eylem oluşturur: muayene, palpasyon (hissetme), perküsyon (rezonans özelliklerini belirlemek için vurma) ve oskültasyon (dinleme). Genellikle bu sırayla uygulanır, ancak oskültasyon abdominal değerlendirmeler için perküsyon ve palpasyondan önce gerçekleşir.
Klinik muayene aşağıdakilerin incelenmesini içerir:
- Boy, kilo, vücut sıcaklığı, kan basıncı, nabız, solunum hızı ve hemoglobin oksijen satürasyonunu içeren yaşamsal bulgular
- Hastanın genel görünümü ve spesifik hastalık göstergeleri (beslenme durumu, sarılık, solukluk veya çomak parmak varlığı)
- Cilt
- Baş, göz, kulak, burun ve boğaz (HEENT)
- Kardiyovasküler (kalp ve kan damarları)
- Solunum (büyük hava yolları ve akciğerler)
- Karın ve rektum
- Genital organlar (ve hasta hamile ise veya hamile olabilirse hamilelik)
- Kas-iskelet sistemi (omurga ve ekstremiteler dahil)
- Nörolojik (bilinç, farkındalık, beyin, görme, kraniyal sinirler, omurilik ve periferik sinirler)
- Psikiyatrik (yönelim, ruhsal durum, ruh hali, anormal algı veya düşünce kanıtı).
Muayene, muhtemelen tıbbi geçmişte vurgulanan ilgi alanlarına odaklanacaktır ve yukarıda listelenen her şeyi içermeyebilir.
Tedavi planı, ek tıbbi laboratuvar testleri ve tıbbi görüntüleme çalışmalarının istenmesini, tedaviye başlanmasını, bir uzmana sevk edilmesini veya gözlem altında tutulmasını içerebilir. Takip önerilebilir. Sağlık sigortası planına ve yönlendirilmiş sağlık hizmeti sistemine bağlı olarak, testlerin önceden yetkilendirilmesi gibi çeşitli "kullanım incelemesi" biçimleri, pahalı hizmetlere erişimde engeller oluşturabilir.
Tıbbi karar verme (MDM) süreci, hastanın sorununu açıklayacak kesin bir tanı elde etmek için ne yapılması gerektiğine dair bir fikirle birlikte olası tanıların (ayırıcı tanılar) bir listesini oluşturmak için yukarıdaki tüm verilerin analizini ve sentezini içerir.
Sonraki ziyaretlerde, yeni öykü, semptomlar, fiziksel bulgular ve laboratuvar veya görüntüleme sonuçları veya uzman konsültasyonları elde etmek için süreç kısaltılmış bir şekilde tekrarlanabilir.
Kurumlar
Çağdaş tıp genel olarak sağlık hizmetleri sistemleri içerisinde yürütülmektedir. Yasal, kimliklendirme ve finansman çerçeveleri münferit hükûmetler tarafından oluşturulmakta, zaman zaman kiliseler gibi uluslararası kuruluşlar tarafından da desteklenmektedir. Herhangi bir sağlık sisteminin özellikleri, tıbbi bakımın sağlanış şekli üzerinde önemli etkiye sahiptir.
Antik çağlardan itibaren, Hristiyanlığın pratik hayırseverlik vurgusu, sistematik hemşirelik ve hastanelerin gelişmesini sağlamıştır ve Katolik Kilisesi bugün dünyadaki en büyük devlet dışı tıbbi hizmet sağlayıcısı olmaya devam etmektedir. Gelişmiş sanayi ülkeleri (Amerika Birleşik Devletleri hariç) ve birçok gelişmekte olan ülke, tek ödeyenli bir sağlık sistemi veya zorunlu özel veya kooperatif sağlık sigortası yoluyla herkes için bakımı garanti altına almayı amaçlayan bir evrensel sağlık hizmetleri sistemi aracılığıyla tıbbi hizmetler sunmaktadır. Bu sayede tüm nüfusun ödeme gücünden ziyade ihtiyaç temelinde tıbbi bakıma erişiminin sağlanması amaçlanmaktadır. Sağlık hizmetlerinin sunumu özel muayenehaneler, devlete ait hastaneler ve klinikler ya da hayır kurumları tarafından, çoğunlukla da bu üçünün birleşimi şeklinde gerçekleştirilebilir.
Çoğu kabile toplumu, nüfusun tamamı için sağlık hizmeti garantisi sağlamamaktadır. Bu tür toplumlarda sağlık hizmetleri, ödeme gücü olan veya kendi kendini sigortalayan (doğrudan veya bir iş sözleşmesinin parçası olarak) ya da doğrudan hükûmet veya kabile tarafından finanse edilen bakım kapsamına girebilen kişiler için mevcuttur.
Bilginin şeffaflığı, bir dağıtım sistemini tanımlayan bir diğer faktördür. Koşullar, tedaviler, kalite ve fiyatlandırma hakkındaki bilgilere erişim, hastaların/tüketicilerin seçimlerini ve dolayısıyla tıp uzmanlarının teşviklerini büyük ölçüde etkiler. ABD sağlık sistemi açıklık eksikliği nedeniyle eleştirilere maruz kalırken, yeni mevzuat daha fazla açıklığı teşvik edebilir. Bir yandan şeffaflık ihtiyacı ile diğer yandan hasta gizliliği ve ticari kazanç için bilginin olası istismarı gibi konular arasında algılanan bir gerilim vardır.
Tıp alanında bakım sağlayan sağlık çalışanları, doktorlar, hemşireler, fizyoterapistler ve psikologlar gibi birden fazla meslekten oluşmaktadır. Bu mesleklerin kendi etik standartları, mesleki eğitimleri ve organları vardır. Tıp mesleği sosyolojik bir perspektiften kavramsallaştırılmıştır.
Hizmet
Tıbbi bakımın sağlanması birincil, ikincil ve üçüncül bakım kategorilerine ayrılmıştır.
Birinci basamak sağlık hizmetleri, tıbbi tedavi veya bakım arayan bir hastayla ilk teması kuran doktorlar, doktor asistanları, hemşireler veya diğer sağlık profesyonelleri tarafından sağlanır. Bunlar doktor ofislerinde, kliniklerde, bakımevlerinde, okullarda, ev ziyaretlerinde ve hastalara yakın diğer yerlerde gerçekleşir. Tıbbi ziyaretlerin yaklaşık %90'ı birinci basamak sağlık hizmeti sağlayıcısı tarafından tedavi edilebilir. Bunlar arasında akut ve kronik hastalıkların tedavisi, önleyici bakım ve her yaş ve her iki cinsiyet için sağlık eğitimi yer alır.
İkinci basamak sağlık hizmetleri, hastaya ilk teşhisi koyan veya tedavi eden birinci basamak sağlık hizmeti sağlayıcısı tarafından sevk edilen bir hasta için ofislerinde veya kliniklerinde veya yerel toplum hastanelerinde tıp uzmanları tarafından sağlanır. Sevkler, uzmanlar tarafından gerçekleştirilen uzmanlık veya prosedürlere ihtiyaç duyan hastalar için yapılır. Bunlar arasında hem ayakta bakım hem de yatan hasta hizmetleri, Acil servisler, yoğun bakım tıbbı, cerrahi hizmetler, fizik tedavi, doğum, endoskopi üniteleri, teşhis laboratuvarı ve tıbbi görüntüleme hizmetleri, hospis merkezleri vb. yer almaktadır. Bazı birinci basamak sağlık hizmeti sağlayıcıları hastanede yatan hastalara da bakabilir ve ikinci basamak sağlık hizmeti ortamında doğum yaptırabilir.
Üçüncü basamak tıbbi hizmetler, genellikle yerel hastanelerde bulunmayan teşhis ve tedavi olanaklarıyla donatılmış uzman hastaneler veya bölgesel merkezler tarafından sağlanmaktadır. Bunlar arasında travma merkezleri, yanık tedavi merkezleri, gelişmiş neonatoloji ünitesi hizmetleri, organ nakilleri, yüksek riskli gebelik, radyasyon onkolojisi vb. bulunmaktadır.
Modern tıbbi bakım aynı zamanda bilgiye de dayanır - hâlâ birçok sağlık hizmeti kağıt kayıtlarla, ancak günümüzde giderek artan bir şekilde elektronik yollarla verilmektedir.
Düşük gelirli ülkelerde modern sağlık hizmetleri ortalama bir insan için genellikle çok pahalıdır. Uluslararası sağlık politikası araştırmacıları, erişimi sağlamak için bu alanlarda "kullanıcı ücretlerinin" kaldırılmasını savunmuşlardır, ancak kaldırıldıktan sonra bile önemli maliyetler ve engeller devam etmektedir.
Reçeteleme ve dağıtımın ayrılması, tıp ve eczacılıkta tıbbi reçeteyi sağlayan hekimin reçeteli ilacı sağlayan eczacıdan bağımsız olduğunu gösteren bir uygulamadır. Batı dünyasında eczacıların hekimlerden ayrılması yüzyıllardır süregelen bir gelenektir. Asya ülkelerinde ise hekimlerin de ilaç temin etmesi gelenekseldir.
Dallar
Disiplinlerarası bir ekip olarak birlikte çalışan tıp pratisyenlerinin yanı sıra çok sayıda yüksek eğitimli sağlık profesyoneli de modern sağlık hizmetlerinin sunumunda yer almaktadır. Bunlara örnek olarak hemşireler, acil tıp teknisyenleri ve paramedikler, laboratuvar bilimcileri, eczacılar, podiatristler, fizyoterapistler, solunum terapistleri, ergoterapistleri, konuşma terapistleri, radyograflar, diyetisyenler ve biyomühendisler, medikal fizikçiler, cerrahlar, cerrah asistanları, cerrahi teknologlar verilebilir.
Beşeri tıbbın kapsamı ve temelini oluşturan bilimler diğer birçok alanla örtüşmektedir. Hastaneye kabul edilen bir hasta genellikle ana sorununa göre belirli bir ekibin bakımı altındadır, örneğin kardiyoloji ekibi, daha sonra ana sorunun veya sonraki komplikasyonların/gelişmelerin teşhis veya tedavisine yardımcı olmak için cerrahi, radyoloji gibi diğer uzmanlık alanlarıyla etkileşime girebilir.
Hekimlerin, aşağıda listelenen belirli tıp dallarında birçok uzmanlığı ve alt uzmanlığı vardır. Belirli alt uzmanlık alanlarının hangi uzmanlık alanlarında olduğu konusunda ülkeden ülkeye farklılıklar bulunmaktadır.
Tıbbın ana dalları şunlardır:
- Tıbbın temel bilimleri; her hekimin eğitim aldığı ve bazılarının biyomedikal araştırmalarda bulunduğu şeydir.
- Tıbbi uzmanlıklar
- Farklı tıp uzmanlıklarının belirli durumlarda işlev görmek üzere bir araya getirildiği disiplinler arası alanlar.
Temel bilimler
- Anatomi, organizmaların fiziksel yapısının incelenmesidir. Makroskopik veya kaba anatominin aksine, sitoloji ve histoloji mikroskopik yapılarla ilgilidir.
- Biyokimya, canlı organizmalarda yer alan kimyanın, özellikle de kimyasal bileşenlerinin yapısı ve işlevinin incelenmesidir.
- Biyomekanik, mekanik yöntemleri aracılığıyla biyolojik sistemlerin yapı ve işlevlerinin incelenmesidir.
- Biyoistatistik, istatistiğin en geniş anlamda biyolojik alanlara uygulanmasıdır. Biyoistatistik bilgisi, tıbbi araştırmaların planlanması, değerlendirilmesi ve yorumlanmasında esastır. Ayrıca epidemiyoloji ve kanıta dayalı tıp için de temeldir.
- Biyofizik, biyolojik sistemleri incelemek için fizik ve fiziksel kimya yöntemlerini kullanan disiplinler arası bir bilim dalıdır.
- Sitoloji, tek tek hücrelerin mikroskobik olarak incelenmesidir.
- Embriyoloji, organizmaların erken gelişiminin incelenmesidir.
- Endokrinoloji, hormonların ve bunların hayvanların vücudundaki etkilerinin incelenmesidir.
- Epidemiyoloji, hastalık süreçlerinin demografik özelliklerinin incelenmesidir ve salgın hastalıkların incelenmesini içerir, ancak bunlarla sınırlı değildir.
- Genetik, genlerin ve bunların biyolojik kalıtımdaki rollerinin incelenmesidir.
- Histoloji, biyolojik dokuların yapılarının ışık mikroskobu, elektron mikroskobu ve immünohistokimya ile incelenmesidir.
- İmmünoloji, bağışıklık sisteminin incelenmesidir.
- Yaşam tarzı tıbbı, kronik durumların ve bunların nasıl önleneceği, tedavi edileceği ve tersine çevrileceğinin incelenmesidir.
- Medikal fizik, fizik prensiplerinin tıptaki uygulamalarının incelenmesidir.
- Mikrobiyoloji, protozoa, bakteri, mantar ve virüsler de dahil olmak üzere mikroorganizmaların incelenmesidir.
- Moleküler biyoloji, genetik materyalin replikasyon, transkripsiyon ve translasyon sürecinin moleküler temellerinin incelenmesidir.
- Nörobilim, sinir sisteminin incelenmesiyle ilgili olan bilim disiplinlerini içerir. Nörobilimin ana odak noktası insan beyni ve omuriliğinin biyolojisi ve fizyolojisidir. İlgili bazı klinik uzmanlıklar arasında nöroloji, beyin ve sinir cerrahisi ve psikiyatri bulunmaktadır.
- Beslenme bilimi (teorik odak) ve diyetetik (pratik odak), özellikle optimal bir diyetin belirlenmesinde, yiyecek ve içeceğin sağlık ve hastalıkla ilişkisinin incelenmesidir. Tıbbi beslenme tedavisi diyetisyenler tarafından yapılır ve diyabet, kardiyovasküler hastalıklar, kilo ve yeme bozuklukları, alerjiler, yetersiz beslenme ve neoplastik hastalıklar için reçete edilir.
- Patoloji, hastalıkların nedenlerini, seyrini, ilerlemesini ve çözümünü incelemektedir.
- Farmakoloji, ilaçların ve etkilerinin incelenmesidir.
- Jinekoloji, kadın üreme sisteminin incelenmesidir.
- Fotobiyoloji, iyonlaştırıcı olmayan radyasyon ve canlı organizmalar arasındaki etkileşimlerin incelenmesidir.
- Fizyoloji, vücudun normal işleyişi ve altında yatan düzenleyici mekanizmaların incelenmesidir.
- Radyobiyoloji, iyonlaştırıcı radyasyon ve canlı organizmalar arasındaki etkileşimlerin incelenmesidir.
- Toksikoloji, ilaçların ve zehirlerin tehlikeli etkilerinin incelenmesidir.
Cerrahi uzmanlık
Cerrahi, hastalık veya yaralanma gibi patolojik bir durumu araştırmak veya tedavi etmek, bedensel işlevi veya görünümü iyileştirmeye yardımcı olmak veya istenmeyen yırtık bölgeleri (örneğin, delik bir kulak zarını) onarmak için bir hasta üzerinde operatif manuel ve enstrümantal teknikler kullanan eski bir tıp uzmanlığıdır. Cerrahlar ayrıca hastane servislerinde ameliyat öncesi, ameliyat sonrası ve potansiyel ameliyat adaylarını yönetmelidir. Bazı merkezlerde anesteziyoloji, cerrahi bir disiplin olmamasına rağmen (tarihsel ve lojistik nedenlerle) cerrahi bölümünün bir parçasıdır. Oftalmoloji ve dermatoloji gibi diğer tıbbi uzmanlık alanları cerrahi prosedürler uygulayabilir, ancak bunlar cerrahi alt uzmanlık alanları olarak kabul edilmez.
Cerrahi alt uzmanlık alanları, bir hekimin genel cerrahi uzmanlık eğitiminden geçtikten sonra uzmanlaşabileceği alanların yanı sıra ayrı uzmanlık eğitimine sahip çeşitli cerrahi alanları da içerir. Genel cerrahi uzmanlık eğitiminin ardından devam edilebilecek cerrahi alt uzmanlık alanları:
- Genel cerrahi
- Bariatrik cerrahi
- Kalp ve damar cerrahisi
- Kolorektal cerrahi
- Endokrin cerrahisi
- El cerrahisi
- Hepatiko-Pankreatiko-Biliyer Cerrahi
- Minimal invaziv cerrahi
- Cerrahi onkoloji
- Pediatrik cerrahi
- Plastik cerrahi
- Cerrahi kritik bakım
- Organ nakli cerrahisi
- Travma cerrahisi
- Damar cerrahisi - ayrı bir vasküler cerrahi ihtisas yolu ile de takip edilebilir
Tıp içindeki diğer cerrahi uzmanlık alanlarının kendilerine özgü uzmanlık eğitimleri vardır:
- Dermatoloji
- Nöroşirürji
- Oftalmoloji
- Oral ve maksillofasiyel cerrahi
- Ortopedik cerrahi
- Kulak burun boğaz
- Podiatrik cerrahi - tıp fakültesi eğitimi almazlar, bunun yerine podiatri okulunda ayrı bir eğitim alırlar
- Üroloji
İç hastalıkları uzmanlığı
Dahiliye veya iç hastalıkları, yetişkin hastalıklarının önlenmesi, teşhisi ve tedavisi ile ilgilenen tıp uzmanlığıdır. Bazı kaynaklara göre, iç yapılara vurgu yapılmaktadır. Kuzey Amerika'da iç hastalıkları uzmanları genellikle "dahiliyeci" olarak adlandırılır. Başka yerlerde, özellikle İngiliz Milletler Topluluğu ülkelerinde, bu tür uzmanlar genellikle hekim olarak adlandırılır. Bu terimler, dahiliyeci veya hekim (Kuzey Amerika dışında yaygın olan dar anlamda), genellikle jinekoloji ve obstetrik, patoloji, psikiyatri ve özellikle cerrahi ve alt uzmanlık alanlarındaki uygulayıcıları hariç tutar.
Hastaları genellikle ağır hasta olduğundan veya karmaşık tetkikler gerektirdiğinden, dahiliyeciler işlerinin çoğunu hastanelerde yaparlar. Eskiden pek çok dahiliyeci yan dal uzmanı değildi; bu tür genel hekimler cerrahi olmayan her türlü karmaşık soruna bakardı; bu uygulama tarzı günümüzde çok daha az yaygın hale gelmiştir. Modern şehir pratiğinde, çoğu dahiliyeci yan dal uzmanıdır: yani, tıbbi uygulamalarını genellikle bir organ sisteminin sorunlarıyla veya tıbbi bilginin belirli bir alanıyla sınırlarlar. Örneğin, gastroenterologlar ve nefrologlar sırasıyla bağırsak ve böbrek hastalıkları konusunda uzmanlaşmışlardır.
İngiliz Milletler Topluluğu'nda ve diğer bazı ülkelerde, uzman pediatristler ve geriatristler, organ sisteminden ziyade hastanın yaşına göre alt uzmanlığa sahip uzman hekimler (veya dahiliyeciler) olarak da tanımlanmaktadırlar. Başka yerlerde, özellikle Kuzey Amerika'da, genel pediatri genellikle birinci basamak sağlık hizmetinin bir şeklidir.
Dahiliyenin birçok alt uzmanlık alanı (veya alt disiplini) vardır:
İç hastalıkları eğitimi (cerrahi eğitimin aksine) dünya genelinde önemli farklılıklar göstermektedir (daha fazla ayrıntı için tıp eğitimi ve hekimlikle ilgili maddelere bakınız). Kuzey Amerika'da, tıp fakültesinden sonra en az üç yıllık uzmanlık eğitimi gerektirir ve bunu yukarıda listelenen alt uzmanlık alanlarında bir ile üç yıllık bir fellowship takip edebilir. Genel olarak, tıpta asistanların çalışma saatleri cerrahiden daha azdır ve ABD'de haftada ortalama 60 saattir. Bu fark, tüm doktorların artık yasalar gereği haftada ortalama 48 saatten az çalışmasının zorunlu olduğu Birleşik Krallık'ta geçerli değildir.
Teşhis uzmanlıkları
- Klinik laboratuvar bilimleri, hastaların tanı ve tedavisinde laboratuvar tekniklerini uygulayan klinik tanı hizmetleridir. Amerika Birleşik Devletleri'nde bu hizmetler bir patolog tarafından denetlenir. Bu tıbbi laboratuvar bölümlerinde çalışan personel, tıp diplomasına sahip olmayan, ancak genellikle tıbbi teknoloji lisans derecesine sahip olan ve belirli hizmetleri sağlamak için gereken testleri, tahlilleri ve prosedürleri fiilen gerçekleştiren teknik olarak eğitilmiş personeldir. Alt uzmanlık alanları arasında transfüzyon tıbbı, hücresel patoloji, klinik kimya, hematoloji, klinik mikrobiyoloji ve klinik immünoloji yer almaktadır.
- Patoloji, hastalıkların ve bunlar tarafından üretilen morfolojik, fizyolojik değişikliklerin incelenmesiyle ilgilenen tıp dalıdır. Bir tanı uzmanlığı olarak patoloji, modern bilimsel tıp bilgisinin temeli olarak kabul edilebilir ve kanıta dayalı tıpta büyük bir rol oynar. Akış sitometrisi, polimeraz zincir reaksiyonu (PCR), immünohistokimya, sitogenetik, gen yeniden düzenleme çalışmaları ve floresan in situ hibridizasyon (FISH) gibi birçok modern moleküler test patolojinin alanına girer.
- Tanısal radyoloji, örneğin X ışını, röntgen bilgisayarlı tomografi, ultrasonografi ve nükleer manyetik rezonans tomografi ile vücudun görüntülenmesi ile ilgilenir. Girişimsel radyologlar, bir müdahale veya tanısal örnekleme için görüntüleme altında vücuttaki bölgelere erişebilirler.
- Nükleer tıp, vücuda radyo-etiketli maddeler (radyofarmasötikler) uygulayarak insan organ sistemlerini incelemekle ilgilenir ve bunlar daha sonra bir gama kamera veya bir PET tarayıcı ile vücut dışında görüntülenebilir. Her radyofarmasötik iki parçadan oluşur: incelenen fonksiyona özgü bir izleyici (örneğin, nörotransmitter yolu, metabolik yol, kan akışı veya diğer) ve bir radyonüklid (genellikle bir gama yayıcı veya bir pozitron yayıcı). PET/BT tarayıcı gibi birleşik cihazların ortaya çıkmasının da gösterdiği gibi, nükleer tıp ve radyoloji arasında bir dereceye kadar örtüşme vardır.
- Klinik nörofizyoloji, sinir sisteminin merkezi ve periferik yönlerinin fizyolojisini veya işlevini test etmekle ilgilenir. Bu tür testler kayıtlar olarak ikiye ayrılabilir: (1) spontan veya sürekli çalışan elektriksel aktivite veya (2) uyaran uyarılmış yanıtlar. Alt uzmanlık alanları arasında elektroensefalografi, elektromiyografi, uyarılmış potansiyel, sinir iletim çalışması ve polisomnografi yer alır. Bazen bu testler tıp diploması olmayan teknisyenler tarafından yapılır, ancak bu testlerin yorumlanması bir tıp uzmanı tarafından yapılır.
Diğer önemli uzmanlıklar
Aşağıda, yukarıda belirtilen gruplardan herhangi birine doğrudan uymayan bazı önemli tıbbi uzmanlıklar yer almaktadır:
- Anesteziyoloji: cerrahi hastanın perioperatif yönetimi ile ilgilenir. Anestezi uzmanının ameliyat sırasındaki rolü, hayati organların (beyin, kalp, böbrekler gibi) işlevlerinin bozulmasını ve ameliyat sonrası ağrıyı önlemektir. Ameliyathane dışında, anesteziyoloji doktoru aynı zamanda doğum servisinde de aynı işlevi görür ve bazıları kritik tıpta uzmanlaşmışlardır.
- Acil tıp, travma, cerrahi, tıbbi, pediatrik ve psikiyatrik acil durumlar dahil olmak üzere akut veya yaşamı tehdit eden durumların tanı ve tedavisiyle ilgilenir.
- Aile hekimliği, genel pratisyenlik veya birinci basamak sağlık hizmetleri, birçok ülkede acil olmayan tıbbi sorunları olan hastalar için ilk başvurulacak yerdir. Aile hekimleri genellikle ofis tabanlı uygulamalar, acil servis kapsamı, yatan hasta bakımı ve huzurevi bakımı dahil olmak üzere geniş bir yelpazede hizmet vermektedirler.
- Obstetrik ve jinekoloji sırasıyla doğum ve kadın üreme ve ilişkili organları ile ilgilidir. Üreme tıbbı ve doğurganlık tıbbı genellikle jinekoloji uzmanları tarafından uygulanmaktadır.
- Medikal genetik, kalıtsal bozuklukların teşhisi ve yönetimi ile ilgilenir.
- Nöroloji, sinir sistemi hastalıkları ile ilgilenir. Birleşik Krallık'ta nöroloji, genel tıbbın bir alt uzmanlık alanıdır.
- Pediatri bebeklerin, çocukların ve ergenlerin bakımına adanmıştır. Dahiliye gibi, belirli yaş aralıkları, organ sistemleri, hastalık sınıfları ve bakım sağlama bölgeleri için birçok pediatrik alt uzmanlık alanı vardır.
- Farmasötik tıp, hastaların ve halk sağlığının yararı için ilaçların keşfi, geliştirilmesi, değerlendirilmesi, tescili, izlenmesi ve pazarlanmasının tıbbi yönleriyle ilgilenen tıbbi bilimsel disiplindir.
- Fiziksel tıp ve rehabilitasyon (veya fizyatri) yaralanma, hastalık veya doğuştan gelen bozukluklardan sonra fonksiyonel iyileşme ile ilgilidir.
- Podiatrik tıp, ayak, ayak bileği, alt ekstremite, kalça ve bel rahatsızlıklarının incelenmesi, teşhisi ve tıbbi ve cerrahi tedavisidir.
- Psikiyatri, bilişsel, algısal, duygusal ve davranışsal bozuklukların etiyolojisi, teşhisi, tedavisi ve önlenmesi ile ilgili biyopsikososyal çalışmalarla ilgilenen tıp dalıdır. İlgili alanlar arasında psikoterapi ve klinik psikoloji bulunmaktadır.
-
Önleyici tıp, hastalıkların önlenmesi ile ilgilenen tıp dalıdır.
- Toplum sağlığı veya halk sağlığı, nüfus sağlığı analizine dayalı olarak bir toplumun genel sağlığına yönelik tehditlerle ilgilenen sağlık hizmetlerinin bir yönüdür.
Disiplinlerarası alanlar
Tıbbın bazı disiplinler arası alt uzmanlık alanları şunlardır:
- Havacılık tıbbı, uçma ve uzay yolculuğu ile ilgili tıbbi sorunlarla ilgilenir.
- Bağımlılık tıbbı, bağımlılığın tedavisi ile ilgilenir.
- Tıp etiği, değerleri ve yargıları tıp pratiğine uygulayan etik ve ahlaki ilkelerle ilgilenir.
- Biyomedikal mühendisliği, mühendislik ilkelerinin tıbbi uygulamalara uygulanmasıyla ilgilenen bir alandır.
- Klinik farmakoloji, terapötik sistemlerin hastalarla nasıl etkileşime girdiği ile ilgilenir.
- Koruyucu tıp, insan ve hayvan sağlığı ile çevresel koşullar arasındaki ilişkiyi inceler. Ekolojik tıp, çevresel tıp veya tıbbi jeoloji olarak da bilinir.
- Afet tıbbı, acil durum hazırlığı, afet azaltma ve yönetiminin tıbbi yönleriyle ilgilenir.
- Dalış tıbbı (veya hiperbarik tıp) dalışla ilgili sorunların önlenmesi ve tedavisidir.
- Evrimsel tıp, evrim teorisinin uygulanmasıyla elde edilen tıbba bir bakış açısıdır.
- Adli tıp, ölüm zamanının ve nedeninin belirlenmesi, travma yaratmak için kullanılan silahın türü, ölen kişinin kalıntıları (kafatası) kullanılarak yüz özelliklerinin yeniden yapılandırılması ve böylece kimlik tespitine yardımcı olunması gibi yasal bağlamda tıbbi sorularla ilgilenir.
- Cinsiyete dayalı tıp, insan cinsiyetleri arasındaki biyolojik ve fizyolojik farklılıkları ve bunun hastalıklardaki farklılıkları nasıl etkilediğini inceler.
- Hospis ve palyatif tıp, kanser ve kalp yetmezliği gibi ölümcül hastalıkları olan hastalarda ağrı ve semptomların giderilmesi ve duygusal destek ile ilgilenen nispeten modern bir klinik tıp dalıdır.
- Hastane hekimliği, hastanede yatan hastaların genel tıbbi bakımıdır. Birincil mesleki odağı hastane hekimliği olan hekimlere Amerika Birleşik Devletleri ve Kanada'da hospitalist denir.
- Lazer tıbbı, çeşitli durumların teşhis veya tedavisinde lazerlerin kullanılmasını içerir.
- Tıbbi beşeri bilimler, beşeri bilimleri (edebiyat, felsefe, etik, tarih ve din), sosyal bilimleri (antropoloji, kültürel çalışmalar, psikoloji, sosyoloji) ve sanatları (edebiyat, tiyatro, sinema ve görsel sanatlar) ve bunların tıp eğitimi ve tıp uygulamasına katkısını içerir.
- Sağlık bilişimi, bilgisayar ve bilgi teknolojilerinin tıbba uygulanmasıyla ilgilenen nispeten yeni bir alandır.
- Nozoloji, hastalıkların çeşitli amaçlar doğrultusunda sınıflandırılmasıdır.
- Nosokinetik, sağlık ve sosyal bakım sistemlerinde bakım sürecini ölçme ve modelleme bilimi/konusudur.
- İşyeri hekimliği, işyerinde en yüksek sağlık ve güvenlik standartlarına ulaşılmasını ve bu standartların korunmasını sağlamak için kuruluşlara ve bireylere sağlık tavsiyesi sağlanmasıdır.
- Ağrı tedavisi (ağrı tıbbı veya algiatri olarak da adlandırılır), ağrının giderilmesiyle ilgilenen tıp disiplinidir.
- Farmakogenomik, bireyselleştirilmiş tıbbın bir şeklidir.
- Podiatrik tıp, ayak, ayak bileği, alt ekstremite, kalça ve bel rahatsızlıklarının incelenmesi, teşhisi ve tıbbi tedavisidir.
- Cinsel tıp, cinsellikle ilgili tüm bozuklukların teşhisi, değerlendirilmesi ve tedavisi ile ilgilenir.
- Spor hekimliği, amatör ve profesyonel sporcularda kas spazmları, kas yırtıkları, bağ yaralanmaları (bağ yırtıkları veya kopmaları) ve bunların onarımı gibi spor/egzersiz yaralanmalarının tedavisi, önlenmesi ve rehabilitasyonu ile ilgilenir.
- Terapötikler, tarihin önceki dönemlerinde daha yaygın olarak atıfta bulunulan, hastalıkları tedavi etmek ve sağlığı geliştirmek için kullanılabilecek çeşitli ilaçların alanıdır.
- Seyahat tıbbı veya emporiyatri, uluslararası gezginlerin veya çok farklı ortamlarda seyahat edenlerin sağlık sorunlarıyla ilgilenir.
- Tropikal tıp, tropikal hastalıkların önlenmesi ve tedavisi ile ilgilenir. Bu hastalıkların tıp pratisyenlerine ve yerel klinik ihtiyaçlarına oldukça yabancı olduğu ılıman iklimlerde ayrı olarak çalışılır.
- Acil bakım, acil serviste bakım gerektirecek kadar ciddi olmayan yaralanma ve hastalıklar için hastane acil servisi dışında planlanmamış, ayaktan bakımın sağlanmasına odaklanır. Bazı ülkelerde bu işlev acil servis ile birleştirilmiştir.
- Veteriner hekimliği; veteriner hekimler hayvanların bakımında hekimlerle benzer teknikleri uygularlar.
- Vahşi doğa tıbbı; geleneksel tıbbi tesislerin bulunmayabileceği vahşi doğada tıbbi uygulamalar ile ilgilinir.
- Diğer birçok sağlık bilimi alanı, örneğin diyetetik
Eğitim ve yasal kontroller
Tıp eğitimi ve öğretimi dünya çapında farklılıklar göstermektedir. Tipik olarak bir üniversite tıp fakültesinde giriş düzeyinde eğitimi, ardından bir gözetimli uygulama veya staj veya ihtisas dönemini içerir. Bunu mezuniyet sonrası mesleki eğitim takip edebilir. Tıp eğitiminde çeşitli öğretim yöntemleri kullanılmıştır ve halen aktif araştırmaların odak noktasıdır. Kanada ve Amerika Birleşik Devletleri'nde, genellikle M.D. olarak kısaltılan "Tıp Doktoru" derecesi veya genellikle D.O. olarak kısaltılan ve Amerika Birleşik Devletleri'ne özgü olan "Osteopatik Tıp Doktoru" derecesi, tanınmış bir üniversitede tamamlanmalı ve buradan verilmelidir.
Bilgi, teknikler ve tıbbi teknoloji hızla gelişmeye devam ettiğinden, birçok düzenleyici otorite sürekli tıp eğitimini zorunlu kılmaktadır. Tıp doktorları bilgilerini tıp dergileri, seminerler, konferanslar ve çevrimiçi programlar dahil olmak üzere çeşitli yollarla geliştirmektedirler.
Çoğu ülkede, bir tıp doktorunun lisanslı veya kayıtlı olması yasal bir gerekliliktir. Genel olarak bu, bir üniversiteden tıp diploması almayı ve başvuru sahibinden sınavları geçmesini isteyebilecek bir tıp kurulu veya eşdeğer bir ulusal kuruluş tarafından akredite edilmeyi gerektirir. Bu, tıp mesleğinin önemli yasal yetkisini ulusal standartlara göre eğitilmiş ve kalifiye olmuş hekimlerle sınırlar. Aynı zamanda hastalara bir güvence ve kişisel kazanç için yetersiz tıp uygulayan şarlatanlara karşı bir koruma olarak tasarlanmıştır. Yasalar genel olarak doktorların "kanıta dayalı", Batılı ya da Hipokrat Tıbbı konusunda eğitim almış olmalarını gerektirse de farklı sağlık paradigmalarını caydırma amacı taşımamaktadır.
Avrupa Birliği'nde tıp doktorluğu mesleği düzenlenmiştir. Bir mesleğe erişim ve bu mesleğin icrası belirli bir mesleki yeterliliğe sahip olma şartına bağlı olduğunda bu mesleğin düzenlendiği söylenir. Düzenlenmiş meslekler veri tabanı, AB üye devletleri, AEA ülkeleri ve İsviçre'de tıp doktorluğu için düzenlenmiş mesleklerin bir listesini içerir. Bu liste 2005/36/EC sayılı Direktif kapsamındadır.
Hastaların bakımında ihmalkar davranan veya kasıtlı olarak zarar veren doktorlar tıbbi uygulama hatası suçlamasıyla karşı karşıya kalabilir ve hukuki, cezai veya mesleki yaptırımlara maruz kalabilirler.
Tıp etiği
Tıp etiği, değerleri ve yargıları tıp pratiğine uygulayan bir ahlaki ilkeler sistemidir. Bilimsel bir disiplin olarak tıp etiği, klinik ortamlardaki pratik uygulamalarının yanı sıra tarihi, felsefesi, teolojisi ve sosyolojisi üzerine yapılan çalışmaları da kapsar. Tıp etiği tartışmalarında yaygın olarak geçerli olan değerlerden altısı şunlardır:
- özerklik - hasta, tedavisini reddetme veya seçme hakkına sahiptir. (Voluntas aegroti suprema lex.)
- yararlılık - bir uygulayıcı hastanın yararına en iyi şekilde hareket etmelidir. (Salus aegroti suprema lex.)
- adalet - kıt sağlık kaynaklarının dağıtımı ve kimin hangi tedaviyi alacağına karar verilmesiyle ilgilidir (adalet ve eşitlik).
- kötülük yapmama - "önce zarar verme" (primum non-nocere).
- Kişilere saygı - hasta (ve hastayı tedavi eden kişi) onurlu bir şekilde tedavi edilme hakkına sahiptir.
- doğruluk ve dürüstlük - aydınlatılmış onam kavramının önemi, Nürnberg mahkemelerindeki Doktorlar davası, Tuskegee Frengi Çalışması ve diğer tarihi olaylardan bu yana artmıştır.
Bu gibi değerler belirli bir durumun nasıl ele alınacağına dair cevaplar vermez, ancak çatışmaları anlamak için faydalı bir çerçeve sağlar. Ahlaki değerler çatıştığında, sonuç etik bir ikilem veya kriz olabilir. Bazen tıp etiğindeki bir ikilemin iyi bir çözümü yoktur ve bazen de tıp camiasının değerleri (yani hastane ve personeli) bireysel hasta, aile veya tıp dışı daha geniş bir topluluğun değerleriyle çatışır. Çatışmalar sağlık hizmeti sağlayıcıları arasında veya aile üyeleri arasında da ortaya çıkabilir. Örneğin bazıları, hastalar hayat kurtarıcı olduğunu düşünerek kan naklini reddettiklerinde özerklik ve yararlılık ilkelerinin çatıştığını ve HIV döneminden önce doğruyu söylemenin büyük ölçüde vurgulanmadığını savunmaktadır.
Tarih
Tarih öncesi tıpta bitkiler (herbalizm), hayvan parçaları ve mineraller kullanılmıştır. Çoğu durumda bu malzemeler rahipler, şamanlar veya tıp adamları tarafından büyülü maddeler olarak ritüel bir şekilde kullanılmıştır. İyi bilinen ruhani sistemler arasında animizm (cansız nesnelerin ruhları olduğu düşüncesi), spiritüalizm (tanrılara yakarış veya ata ruhlarıyla iletişim); şamanizm (bir bireyin mistik güçlerle donatılması); ve divinasyon (büyüyle gerçeğe ulaşma) yer almaktadır. Tıbbi antropoloji alanı, kültür ve toplumun sağlık, sağlık hizmetleri ve ilgili konular etrafında nasıl organize olduğunu veya bu konulardan nasıl etkilendiğini inceler.
Antik Mısır tıbbı, Babil tıbbı, Ayurveda tıbbı (Hint alt kıtasında), klasik Çin tıbbı (modern geleneksel Çin tıbbının öncülü) ve antik Yunan tıbbı ve Roma tıbbından tıbba ilişkin erken kayıtlar keşfedilmiştir.
Mısır'da İmhotep (MÖ 3. binyıl) tarihte adı bilinen ilk hekimdir. En eski Mısır tıp metni, jinekolojik hastalıkları tanımlayan M.Ö. 2000'lerden kalma Kahun Jinekoloji Papirüsü'dür. MÖ 1600'lere tarihlenen Edwin Smith Papirüsü cerrahi üzerine erken bir çalışma iken, M.Ö. 1500'lere tarihlenen Ebers Papirüsü tıp üzerine bir ders kitabına benzemektedir.
Çin'de, Çince tıbba dair arkeolojik kanıtlar Bronz Çağı Shang Hanedanı'na kadar uzanmaktadır ve bu kanıtlar bitkisel tohumlara ve ameliyat için kullanıldığı düşünülen aletlere dayanmaktadır. Çin tıbbının atası olan Huangdi Neijing, M.Ö. 2. yüzyıldan başlayarak yazılmış ve 3. yüzyılda derlenmiş bir tıp metnidir.
Hindistan'da cerrah Suşruta, plastik cerrahinin ilk formları da dahil olmak üzere çok sayıda cerrahi operasyon tanımlamıştır. Özel hastanelerin en eski kayıtları, hastalar için özel tıbbi tedavi tesislerinin kanıtlarının bulunduğu Sri Lanka'daki Mihintale'den gelmektedir.
Yunanistan'da, "modern tıbbın babası" Yunan hekim Hipokrat, tıbba rasyonel bir yaklaşımın temelini atmıştır. Hekimler için bugün hala geçerli ve kullanımda olan Hipokrat Yemini'ni ortaya atan Hipokrat, hastalıkları akut, kronik, endemik ve epidemik olarak sınıflandıran ve "alevlenme, relaps, çözülme, kriz, paroksizm, zirve ve konvelesans" gibi terimleri kullanan ilk kişidir. Yunan hekim Galen aynı zamanda antik dünyanın en büyük cerrahlarından biriydi ve beyin ve göz ameliyatları da dahil olmak üzere birçok cesur operasyon gerçekleştirdi. Batı Roma İmparatorluğu'nun yıkılmasından ve Erken Orta Çağ'ın başlamasından sonra, Yunan tıp geleneği Batı Avrupa'da gerilemeye başlamış, ancak Doğu Roma İmparatorluğu'nda kesintisiz olarak devam etmiştir.
MÖ 1. binyıldaki antik İbrani tıbbı hakkındaki bilgilerin çoğu Tevrat'tan, yani sağlıkla ilgili çeşitli kanun ve ritüelleri içeren Musa'nın Beş Kitabı'ndan gelmektedir. Modern tıbbın gelişimine İbranilerin katkısı Bizans Dönemi'nde Yahudi hekim Assaf ile başlamıştır.
Orta Çağ
Sadece ölmek için bir yer olmaktan ziyade, Hristiyan hayırseverlik idealleri nedeniyle hastalara tıbbi bakım ve tedavi imkanı sunan bir kurum olarak hastane kavramı Bizans İmparatorluğu'nda ortaya çıkmıştır.
Üroskopi kavramı Galen tarafından bilinmesine rağmen, hastalığı lokalize etmek için kullanmanın önemini görmemiştir. Theophilus Protospatharius gibi hekimlerin bulunduğu Bizanslılar, mikroskop ya da stetoskopun bulunmadığı bir dönemde hastalığı belirlemek için üroskopinin potansiyelini fark ettiler. Bu uygulama zamanla Avrupa'nın geri kalanına da yayıldı.
MS 750'den sonra Müslüman dünyası Hipokrat, Galen ve Suşruta'nın eserlerini Arapçaya tercüme ettirmiş ve İslam hekimleri bazı önemli tıbbi araştırmalara girişmiştir. Önemli İslami tıp öncüleri arasında, İmhotep ve Hipokrat ile birlikte "tıbbın babası" olarak da adlandırılan İranlı hezarfen İbn-i Sina bulunmaktadır. Birçok Orta Çağ Avrupa üniversitesinde standart bir tıp metni haline gelen ve tıp tarihinin en ünlü kitaplarından biri olarak kabul edilen El-Kanun fi't-Tıb'ı yazmıştır. Diğerleri arasında Zehravi,İbn Zuhur,İbn Nefis ve İbn Rüşd bulunmaktadır. İranlı hekim Razi, yine de hem Orta Çağ Batı hem de Orta Çağ İslam tıbbında etkili olmaya devam eden Yunan humorizm teorisini ilk sorgulayanlardan biriydi. Razi'nin El-Mansuri adlı eserinin bazı ciltleri, yani "Cerrahi Üzerine" ve "Tedavi Üzerine Genel Bir Kitap", Avrupa üniversitelerinde tıp müfredatının bir parçası haline gelmişti. Ayrıca, doktorların doktoru, pediatrinin babası ve oftalmolojinin öncüsü olarak tanımlanmıştır. Örneğin, göz bebeğinin ışığa verdiği tepkiyi ilk kez o fark etmiştir. Fars Bimaristan hastaneleri, kamu hastanelerinin erken bir örneğiydi.
Avrupa'da Şarlman her katedral ve manastıra bir hastane eklenmesini emretmiş ve tarihçi Geoffrey Blainey Katolik Kilisesi'nin Orta Çağ boyunca sağlık alanındaki faaliyetlerini refah devletinin ilk versiyonuna benzetmiştir: "Yaşlılar için hastaneler ve gençler için yetimhaneler; her yaştan hastalar için bakımevleri; cüzzamlılar için yerler ve hacıların ucuz bir yatak ve yemek satın alabilecekleri pansiyonlar veya hanlar işletmiştir". Kıtlık sırasında halka yiyecek sağlar ve yoksullara yiyecek dağıtmıştır. Kilise bu refah sistemini büyük ölçekte vergi toplayarak ve geniş tarım arazileri ve mülklere sahip olarak finanse etmiştir. Benedikten Tarikatı, manastırlarında hastaneler ve revirler kurmaları, tıbbi bitkiler yetiştirmeleri ve büyük Cluny Manastırı'nda olduğu gibi bölgelerinin başlıca tıbbi bakım sağlayıcıları haline gelmeleriyle tanınmıştır. Kilise ayrıca tıp eğitiminin verildiği bir katedral okulları ve üniversiteler ağı da kurmuştur. Salerno'daki Schola Medica Salernitana, Yunan ve Arap hekimlerden aldığı eğitimle Orta Çağ Avrupası'nın en iyi tıp okulu haline geldi.
Bununla birlikte, on dördüncü ve on beşinci yüzyıldaki Kara Ölüm hem Orta Doğu'yu hem de Avrupa'yı harap etmiş ve hatta Batı Avrupa'nın salgından kurtulma konusunda Orta Doğu'dan daha etkili olduğu ileri sürülmüştür. Erken modern dönemde Avrupa'da Gabriele Falloppio ve William Harvey gibi tıp ve anatomi alanında önemli isimler ortaya çıkmıştır.
Tıp düşüncesindeki en büyük değişim, özellikle 14. ve 15. yüzyıllardaki Kara Ölüm sırasında, bilim ve tıbba "geleneksel otorite" yaklaşımı olarak adlandırılabilecek yaklaşımın kademeli olarak reddedilmesiydi. Bu, geçmişte önde gelen bir kişi bir şeyin öyle olması gerektiğini söylediği için, o zaman bunun böyle olduğu ve bunun aksine gözlemlenen herhangi bir şeyin bir anormallik olduğu fikriydi (bu, genel olarak Avrupa toplumundaki benzer bir değişimle paraleldi - bkz.:Kopernik'in Batlamyus'un astronomi teorilerini reddetmesi). Andreas Vesalius gibi hekimler geçmişteki bazı teorileri geliştirdi ya da çürüttüler. Hem tıp öğrencileri hem de uzman hekimler tarafından kullanılan ana kitaplar Materia Medica ve Farmakope idi.
Andreas Vesalius, insan anatomisi üzerine önemli bir kitap olan De humani corporis fabrica'nın yazarıydı. Bakteriler ve mikroorganizmalar ilk kez 1676 yılında Antonie van Leeuwenhoek tarafından mikroskopla gözlemlenerek mikrobiyoloji bilim dalı başlatılmıştır.İbn Nefis'ten bağımsız olarak Michael Servetus akciğer dolaşımını yeniden keşfetmiş, ancak bu keşif ilk kez 1546'da "Paris El Yazması"nda yazılı hale getirildiği ve daha sonra 1553'te hayatını verdiği teolojik eserinde yayınlandığı için halka ulaşmamıştır. Daha sonra Renaldus Columbus ve Andrea Cesalpino tarafından anlatılmıştır. Herman Boerhaave, Leiden'deki örnek öğretmenliği ve 'Institutiones medicae' (1708) adlı ders kitabı nedeniyle bazen "fizyolojinin babası" olarak anılır. Pierre Fauchard "modern diş hekimliğinin babası" olarak adlandırılmıştır.
Modern
Veterinerlik ilk kez 1761 yılında Fransız veteriner Claude Bourgelat'ın Fransa'nın Lyon kentinde dünyanın ilk veterinerlik okulunu kurmasıyla beşeri tıptan gerçek anlamda ayrılmıştır. Bundan önce tıp doktorları hem insanları hem de diğer hayvanları tedavi ediyordu.
Modern bilimsel biyomedikal araştırmalar (sonuçların test edilebilir ve tekrarlanabilir olduğu), herbalizm, Yunan "dört sıvısı" ve diğer modern öncesi kavramlara dayanan erken Batı geleneklerinin yerini almaya başladı. Modern çağ, Edward Jenner'in 18. yüzyılın sonunda çiçek aşısını keşfetmesi (daha önce Asya'da uygulanan aşılama yönteminden esinlenerek), Robert Koch'un 1880 civarında bakteriler yoluyla hastalık bulaştığını keşfetmesi ve ardından 1900 civarında antibiyotiklerin keşfedilmesiyle başlamıştır.
18. yüzyıl sonrası modernite dönemi Avrupa'dan daha fazla çığır açan araştırmacı getirdi. Almanya ve Avusturya'dan doktor Rudolf Virchow, Wilhelm Conrad Röntgen, Karl Landsteiner ve Otto Loewi önemli katkılarda bulundu. Birleşik Krallık'ta Alexander Fleming, Joseph Lister, Francis Crick ve Florence Nightingale önemli olarak kabul edilir. İspanyol doktor Santiago Ramón y Cajal modern nörobilimin babası olarak kabul edilir.
Yeni Zelanda ve Avustralya'dan Maurice Wilkins, Howard Florey ve Frank Macfarlane Burnet geldi.
Önemli çalışmalar yapan diğer kişiler arasında William Williams Keen, William Coley, James D. Watson (Amerika Birleşik Devletleri); Salvador Luria (İtalya); Alexandre Yersin (İsviçre); Kitasato Shibasaburō (Japonya); Jean-Martin Charcot, Claude Bernard, Paul Broca (Fransa); Adolfo Lutz (Brezilya); Nikolai Korotkov (Rusya); Sir William Osler (Kanada); ve Harvey Cushing (Amerika Birleşik Devletleri) bulunmaktadır.
Bilim ve teknoloji geliştikçe tıp da ilaçlara daha fazla bağımlı hale geldi. Tarih boyunca ve Avrupa'da 18. yüzyılın sonlarına kadar ilaç olarak sadece hayvan ve bitki ürünleri değil, aynı zamanda insan vücut parçaları ve sıvıları da kullanılmıştır.Farmakoloji kısmen herbalizmden gelişmiştir ve bazı ilaçlar hala bitkilerden elde edilmektedir (atropin, efedrin, varfarin, aspirin, digoksin, vinka alkaloidleri, taksol, hiyosin, vb.)Aşılar Edward Jenner ve Louis Pasteur tarafından keşfedilmiştir.
İlk antibiyotik, Paul Ehrlich tarafından 1908 yılında bakterilerin insan hücrelerinin almadığı toksik boyaları aldığını gözlemledikten sonra keşfedilen arsphenamin (Salvarsan) idi. İlk büyük antibiyotik sınıfı, Alman kimyagerler tarafından aslen azo boyalarından türetilen sulfa ilaçlarıydı.
Farmakoloji giderek daha sofistike hale gelmiştir; modern biyoteknoloji, belirli fizyolojik süreçleri hedef alan ilaçların geliştirilmesine olanak tanımakta, bazen de yan etkileri azaltmak için vücutla uyumlu olacak şekilde tasarlanmaktadır. Genomik, insan genetiği ve insan evrimi bilgisi, tıp üzerinde giderek daha önemli bir etkiye sahip olmaktadır, çünkü çoğu monogenik genetik bozukluğun nedensel genleri artık tanımlanmıştır ve moleküler biyoloji, evrim ve genetik alanındaki tekniklerin gelişimi tıbbi teknolojiyi, uygulamayı ve karar vermeyi etkilemektedir.
Kanıta dayalı tıp, sistematik incelemeler ve meta-analiz kullanımı yoluyla en etkili uygulama algoritmalarını (bir şeyler yapma yolları) oluşturmaya yönelik çağdaş bir harekettir. Bu hareket, mevcut kanıtların mümkün olduğunca çoğunun standart protokollere göre toplanmasına ve analiz edilmesine ve daha sonra sağlık hizmeti sağlayıcılarına dağıtılmasına olanak tanıyan modern küresel bilgi bilimi tarafından kolaylaştırılmaktadır. Cochrane Collaboration bu harekete öncülük etmektedir. 2001 yılında 160 Cochrane sistematik incelemesinin gözden geçirilmesi, iki okuyucuya göre incelemelerin %21,3'ünün yetersiz kanıt, %20'sinin etkisiz kanıt ve %22,5'inin olumlu etki sonucuna vardığını ortaya koymuştur.
Kalite, verimlilik ve erişim
Kanıta dayalı tıp, tıbbi hataların (ve diğer "iyatrojenezlerin") önlenmesi ve gereksiz sağlık hizmetlerinden kaçınılması modern tıp sistemlerinde öncelikli konulardır. Bu konular, özellikle sağlık hizmetlerinin aşırı maliyetli olarak görüldüğü ancak nüfus sağlığı ölçütlerinin benzer ulusların gerisinde kaldığı Amerika Birleşik Devletleri'nde önemli siyasi ve kamu politikası ilgisine neden olmaktadır.
Küresel olarak, gelişmekte olan birçok ülke bakıma ve ilaçlara erişimden yoksundur. 2015 yılı itibarıyla, sağlık sigortası kapsamı eksikliğinin erişimi sınırlayabildiği Amerika Birleşik Devletleri gibi birkaç istisna dışında, çoğu zengin gelişmiş ülke tüm vatandaşlarına sağlık hizmeti sağlamaktadır.