Мы используем файлы cookie.
Продолжая использовать сайт, вы даете свое согласие на работу с этими файлами.

Çürük

Подписчиков: 0, рейтинг: 0
Diş kökünde çürük

Diş çürüğü, bakterilerin ürettikleri asitle dişin sert yapısını oluşturan diş minesi, dentin ve sement tabakalarına hasar verdiği bir hastalıktır. Bu dokularda bakterilerin çalışması sonucu zamanla dişlerde kaviteler (oyulmuş boşluklar) meydana gelmektedir. İki grup bakterinin bunların meydana gelmesinden sorumlu olduğu düşünülmektedir: Streptococcus mutans ve Lactobacillus.

Dişin kimyasal yapısı ve çürüme süreci

Diş minesi ve dentini esas olarak hidroksiapatit tuzlarından meydana gelir. Bu kalsiyum tuzu, asitlerin uzun süreli temasına karşı dayanıklı değildir ve dekalsifiye olur yani çözünür.

Mine organik ve inorganik bölümlerden oluşur.

İnorganik bölüm (%95-98)+ Organik Bölüm (%1-2)+ S u = Kimyasal yapı

Dişin Kimyasal formülü:

Ca10(PO4)6(OH)2+2F- ------> Ca10(PO4)6F2+ 2 OH-

Yani, hidroksiapatit flor ile birleşerek hidroksiapatitten daha dayanıklı bir molekül olan Flor apatit oluştutur.

Çürüme reaksiyonu ise ortamdaki serbest H+ iyonlarınca başlatılır, dişteki kalsiyum dişten ayrışır. Şöyle ki:

Ca10(PO4)6(OH)2 + 8 H+ -----> 10 Ca+2 +6 HPO4 + 2 H2O

10 Ca+2 +6 HPO4 ise ayrışmış, bozunmuş olan diş yapısı yani çürüktür.

Diş çürüğü, bir başka ifadeyle, kimyasal olarak organik ve inorganik bölüm arasındaki dengenin bozulmasıdır. Organik ve inorganik bölümler birbirine sıkı biçimde bağlı (grift) olarak bulunurlar. Bu kenetlenmenin (matriksin, kristalli düzgün yapının) bozulması sonucu organik ve inorganik bölümler ayrışır ve inorganik bölümdeki iyonlar çözünerek ağız ortamına geçer.

Çürük Süreci

Streptococcus mutans adlı bakteri çürüğün başlangıcında en önemli role sahiptir. Bu bakteri salgıladığı bazı maddelerle diş yüzeyinin yapışkanlığını artırarak bakteriler ve gıda artıklarının diş yüzeyine daha kolay yapışmasına sebep olur.

Ağız içerisinde besin artıkları kaldıkça, mikroorganizmalara tutunacak daha fazla alan ve gıda sağlamış olur. Mikroorganizmalar bu besinleri kullanır ve metabolizmaları sonucu açığa çıkan asitler ağız "pH"sını düşürür. Yani ağız içerisindeki serbest H+ iyon konsantrasyonu artar. (5,5 >pH-tehlikeli pH sınırı)

H+ iyonları, Ca10(PO4)6(OH)2 (hidroksiapatit) molekülü içindeki kalsiyumu (Ca) çekip alır ve inorganik kısmın çözünmesi (çürümesi) başlar. Bakterilerin metabolizmasına izin verilen süre arttıkça bu olay da artarak devam eder ve geriye dönüş zorlaşır.

Çürük Formülü

Diş x Asit x Zaman = Çürük

Karbonhidrat x Bakteri = Asit

Kalsifiye diş yapısının bulunduğu alanlarda asitlerin bulunması ve asitlerin dişteki kalsiyum tuzlarını eritecek kadar uzun süre orada kalmasıyla çürük oluşur. Bu etmenlerden biri yok edilirse çürük oluşmaz.

Remineralizasyon

Ağız pH < 5,5 olduğunda, mine yüzeyinde çözünme başlar. ancak hemen çürük oluşmaz. pH kısa süre içerisinde normale dönerse tükürük içerisindeki kalsiyum yardımıyla demineralize olan kısım remineralize olur, yani açığa çıkan iyonlar geri döner ve pürüzlenen mine yüzeyini tekrar mineralize ederler.

Ancak, pH uzun süre 5,5 in altında bir değerde kalmışsa, oluşan demineralizasyon yetersiz kalır ve çürük riski artar. Remineralizasyonu atrırmak için sunni olarak flor kullanılır. Flor, dişhekimlerince topikal olarak veya evde diş macunu, çürük önleyici gargaralar yardımıyla uygulanabilir. Flor, yine flor tabletleriyle de sistemik olarak (ağızdan yutma yoluyla) alınabilir. Ancak flor tableti kullanımı veya florun yutulması, Florozis denilen ciddi bir duruma yol açabileceğinden muhakkak bir dişhekimi tarafından önerilmelidir.

Ağızdaki asidin kaynağı

İnsanlar, asitleri saf olarak tüketmezler. Limon, sirke, kolalı içecekler gibi bazı besinlerde bu asitler farklı konsantrasyonlarda bulunur. Ancak ağızdaki asidin temel kaynağı ağız içerisindeki bakterilerin fermentasyonudur.

Ağız içerisine şeker alımıyla bakteriler bu şeker molekülleriyle beslenir ve atık olarak ortama "asit" sentez ederler. Glukoz gibi küçük moleküllü şeker içeren gıdalar bu nedenle çürük yapıcı (kariyojen) kabul edilir.Ksilitol (xsilitol) gibi büyük molekküllü şekerle ise bakterilerce fermentasyona uğramadıklarından çürük nedeni değildirler. Günümüzde çürük önlemede tavsiye edilen gıdalar, şekersiz veya ksilitollü gıdalardır.

Meyve suyu, sirke ve meşrubat gibi birçok gıdada az bir miktar asit vardır. Eğer çivi veya bozuk para bir süre bu ürünlerin içinde bırakılırsa, ürünler aynı etkiyi gösterir.

Ağızdaki diş canlıdır. İçecekler ağızdan hızla geçerler ve tükürük bezleri asiti nötürleştirmek için hemen çalışmaya başlar

Diş yapısının çürük oluşumuna etkisi

Dişin anatomik ve histolojik özellikleri diş çürüklerinin oluşmasında etkilidir. Oluşumsal olarak kıvrımlı, girintili alanlara sahip olan dişler, bu girintilerde gıda artıkları ve bakteri birikimi artığından daha kolay çürürler.

Ortodontik anomalili dişler, normal arayüz (interdental, aproksimal)kontaklara (temas noktalarına) sahip olmadıklarından, buralarda biriken gıda artıkları nedeniyle daha kolay çürürler. Diş çekimi de "indirekt/ dolaylı" bir çürük hızlandırıcı etmendir. Bir diş dental arktan çıkartıldığında, onunla temasta olan dişler bu boşluğa doğru hareketlenir. Bu da söz konusu dişlerin optimal kontak noktalarını bozarak gıda retantif alanlar meydana getirerek dolaylı yoldan çürük oluşumuna sebep olur.


Новое сообщение