Мы используем файлы cookie.
Продолжая использовать сайт, вы даете свое согласие на работу с этими файлами.
Senato İstihbarat Komitesinin CIA tarafından uygulanan işkencelere dair raporu

Senato İstihbarat Komitesinin CIA tarafından uygulanan işkencelere dair raporu

Подписчиков: 0, рейтинг: 0
Senato İstihbarat Komitesinin CIA tarafından uygulanan işkencelere dair raporunun yaklaşık %10'luk kısmı.

Senato İstihbarat Komitesinin CIA tarafından uygulanan işkencelere dair raporu, Cumhuriyetçi ve Demokrat senatörlerin bulunduğu Amerika Birleşik Devletleri Senatosu İstihbarat Seçilmiş Komitesi tarafından hazırlanan, Merkezi İstihbarat Teşkilatının (CIA) gözaltı ve sorgulama sırasında uygulamış olduğu geliştirilmiş sorgulama tekniklerini konu alan rapordur. Rapor, Merkezi İstihbarat Teşkilatının "terörizmle savaş" kapsamındaki faaliyetlerini öncesi, sonrası ve sırasında olarak barındırır. İlk rapor komitede 9'a (7 demokrat, 1 cumhuriyetçi, 1 bağımsız) karşı 6 oyla (Hepsi cumhuriyetçi) 13 Aralık 2012 tarihinde kabul edildi.

38000 dipnot bulunduran ve 6700 sayfadan fazla sayfa içeren rapor Merkezi İstihbarat Teşkilatının uygulamış olduğu gözaltı ve sorgu programının tarihçesini, komitenin 20 bulgusunu ve sonuçları detaylı şekilde açıklamıştır. Mahkumlara yapılan işkenceler, CIA programı hakkında Amerika Birleşik Devletleri başkanına, Adalet Bakanlığına, Kongreye verilen yanıltıcı ve doğru olmayan bilgilerin olması, medyanın manipüle edilmesi gibi faaliyetler raporda incelenmiştir. CIA'in sadece mahkumlara işkence yapmakla kalmayıp tutuklular hakkında bilgi saklama yoluna başvurduğu, bazı tutukluların gizlendiği raporda belirtilmiştir. Bunların yanında rapora göre geliştirilmiş sorgulama teknikleri pek işe yaramadığı gibi Amerika Birleşik Devletleri'nin uluslararası kamuoyunda imajını sarsmıştır. 9 Aralık 2014'te raporun önemli bulgu ve belge içeren 525 sayfalık kısmı ve özeti Amerika Birleşik Devletleri Senatosu İstihbarat Seçilmiş Komitesi tarafından yayımlanmıştır.

Rapor açıklandıktan sonra bazı senatörler raporun hepsinin değil de bir kısmının yayımlanmasını eleştirmiş, eksik olduğu itirazında bulunmuştur. Bazı senatörlerse açıklanan verilerin zarar verdiği görüşünü savunmuştur. 2008 ABD başkanlık seçimleri'nde Cumhuriyetçi Partinin başkan adayı olan John McCain, raporun yayımlanmasının doğru bulduğunu açıklamıştır. Rapor yayımlandığı sırada Amerika Birleşik Devletleri Başkanı olan Barack Obama, Amerika Birleşik Devletleri'ni güçlü kılan faktörlerden birisinin geçmişiyle ve hatalarıyla yüzleşmesi ve bunları değiştirmek için uğraşması olduğunu söylemiştir. Siyasilerin yanı sıra toplumda ileri gelen kişiler ve birçok kuruluş, tutuklulara işkence yapan CIA subayları ve buna alan açan hükûmet yetkilileri hakkında adli sürecin başlatılması çağrısında bulunmuştur.

5 yıl süren soruşturmalar sebebiyle CIA 40 milyon dolar harcamak zorunda kalmıştır. Raporun geri kalan kısmıysa yayımlanmamıştır ve gizlidir. Raporda belirtilen faaliyetlerde bulunan kimseye adli süreç başlatılmamıştır ve böyle bir şey de olası gözükmemektedir. Bu gelişmelerin ardından John McCain ve Dianne Feinstein öncülüğünde raporda geçen işkence yöntemlerinin Amerika Birleşik Devletleri kurumları tarafından tekrar kullanılmaması için yasa geçirilmiştir.

Raporun hazırlanış süreci

CIA subayları tarafından işkence gören Ebu Zubeyde

Kaliforniya Senatörü Dianne Feinstein'e göre ilk soruşturma Ulusal Gizli Servis Direktörü Jose Rodriguez'in 100'e yakın sorgu videosunu imha etmesinin basına sızmasıyla başladı. Rodriguez tarafından imha edilen sorgu videolarında el-Kaide ile bağlantılı olduğu iddiasıyla tutuklanan Ebu Zubeyde ve Abd el-Rahim el-Nashiri'ye CIA subayları tarafından waterboarding dahil çeşitli işkenceler uygulanıyordu. CIA başta Amerika Birleşik Devletleri Senatosu İstihbarat Seçilmiş Komitesini bu konuda bilgilendirmedi, komitenin imha edilen videoların varlığından haberi yoktu. Basına sızan bilgiler sonrası her ne kadar CIA, Rodriguez'in videoları imha işinde yer almadığını söylese bile komite CIA'in Rodriguez'in yaptığı hukuksuz işleri örtbas etme çabasında olduğuna inanıyordu. Daha sonra basına açılan rapora göre Rodriguez videoları imha etmekle kalmamıştı, işkencelere katılan kişilerden birisiydi. CIA gizli hapishanelerinin yönetimi konusunda önemli bir rol üstlenmişti. Bu faaliyetlerinin yanı sıra Terörle Mücadele Merkezinin sorguyu yapan CIA subaylarını teftiş etmesini engelledi,Savunma Bakanlığına bir tutuklunun kimliği hakkında bilinçli olarak yanlış bilgi verdi ve CIA gizli hapishanesini barındıran bir ülkeye yapılan ödemelerde yer aldı. Raporun özeti yayımlanmadan kısa süre önce iddialarla ilgili adı geçen Jose Rodriguez The Washington Postun misafir yazarlar için açtığı sayfada raporu ağır şekilde eleştirmişti.

Senato İstihbarat Komitesi 11 Şubat 2009'da Ebu Zubeyde'nin ve Abd el-Rahim el-Nashiri'nin sorgusu hakkında komiteye ulaştırılan raporları incelemek üzere toplandı. Oturum sonunda CIA'in sorgulama tekniklerinin daha detaylı şekilde incelenmesi kararlaştırıldı. Aynı yıl 5 Mart'ta soruşturma açılması için oylama yapıldı, 14 kabul oyuna karşı 1 red oyu kullanıldı. Ağustos ayında Başsavcı Eric Holder, açılan ilk soruşturmanın genişletildiği duyurdu. Böylelikle sadece Jose Rodriguez tarafından imha edilen sorgu kayıtları hakkında değil, kayıtlarda geçen işkenceci CIA subayları üstüne de soruşturma başlatılmış oldu. Komitedeki Cumhuriyetçi senatörler, başsavcının soruşturmayı derinleştirme kararının sonucunda soruşturmada tanık olabilecek birçok insanın davaya dahil edilme korkusuyla komiteye yardım etmeyeceği görüşünde mutabık kaldı. Bu kararın ardından soruşturmaya olan desteklerini Eylül 2009'da geri çektiler.

Jose Rodriguez ve CIA subaylarının işkence faaliyetleri hakkında başlatılan soruşturmayı eski bir FBI subayı ve komitede görevli Daniel J. Jones yönetmiştir. CIA'in senatoya sağladığı 6,3 milyondan fazla sayfa içeren dosya, bağlantı, e-posta ve diğer ögelerin incelenmesinin ardından rapor hazırlanmıştır. Komitenin istediği her belge komiteye ulaştırılmamıştır. Komite tarafından istenen 9.400 belge Beyaz Saray'ın inisiyatifi ile gizlenmiştir. Rapor hazırlanırken beklenilenin aksine yüz yüze soruşturma yapılmamıştır, raporda herhangi bir oturumun olmaması Cumhuriyetçi senatörlerin tepkisini çekmiştir. CIA, başsavcı soruşturmasını bahane ederek personellerini tanık olarak komiteye yollamamıştır fakat Haziran 2013'te komiteye resmi bir cevap vermiştir. Bu cevap sayesinde CIA subayları, geliştirilmiş sorgulama teknikleri hakkındaki görüşlerini komiteyle paylaşabilmişlerdir. Yollanılan cevapta eski CIA direktörü George Tenet, sorgu kayıtlarını imha etmekle suçlanan Jose Rodriguez, CIA Genel Danışmanı Scott Muller, CIA'in kıdemli üyeleri James Pavitt, John Rizzo, John McLaughlin gibi kişilerin görüşleri mevcuttu. Bunun yanında CIA'de çalışan hukuk görevlileri, sorgulama tekniklerini geliştiren üst yöneticiler, sağlıkçılar, analistler ve sorgulamaları yapan CIA subaylarının görüşlerine de yer verilmişti.

Nihai rapor 9'a karşı 6 oyla 13 Aralık 2012'de senatoda kabul gördü. 3 Nisan 2014'te raporun belirli kısımlarının yayımlanması konusunda yeni bir oylama yapıldı ve 11'e 3 oyla bu da kabul edildi. Komitede aylarca süren tartışmaların sonunda raporun 525 sayfalık özeti yayımlandı. CIA'in isteği üzerine CIA'in gizli hapishanelerine ev sahipliği yapan ülkelerin isimleri ve CIA subaylarının isimleri gizlendi.

Bulgular

Komite tarafından raporda açıklanan bulgular

  1. Geliştirilmiş sorgulama teknikleri istihbarat toplama konusunda veya tutukluyu iş birliğine ikna etme amacında etkili olamadı.
  2. CIA'in geliştirilmiş sorgulama tekniklerini kullanma nedenleri temellendirilemedi, bahaneler yanlış iddialara dayanıyordu.
  3. CIA, tutukluların sorgularında politikacılara, diğer kişi ve kuruluşlara gösterilenden daha acımasız ve daha kötü bir yol izledi.
  4. CIA'in tutukladığı kişilerin hapis koşulları politikacılara, diğer kişi ve kuruluşlara gösterilenden daha kötüydü.
  5. CIA, Amerika Birleşik Devletleri Adalet Bakanlığını sık sık yanıltarak CIA'in sorgu ve gözaltı programının yasal ve tatmin edici bir inceleme geçirmesini engelledi.
  6. CIA, Amerika Birleşik Devletleri Kongresinin sorgu ve gözaltı programını incelemesini engelledi.
  7. CIA, Beyaz Saray'ın etkili bir inceleme yapmasını ve karar vermesini engelledi.
  8. CIA'in operasyon ve yönetim mekanizması muğlaktı ve bu mekanizma diğer güvenlik güçlerinin ve başkan, başkan yardımcısı gibi kişilerin görevini yapmasını engelledi.
  9. Genel Denetleme Ofisinin CIA üstünde inceleme yapması engellendi.
  10. CIA, geliştirilmiş sorgulama teknikleri ile medyaya yanlış bilgilerin sızdırılmasını sağladı ve medyayı manipüle etti.
  11. Gerekli makamların geliştirilmiş sorgulama tekniklerini kullanmasına izin vermesinden sonra ilk altı aylık süreçte CIA programı tecrübesiz şekilde işletti.
  12. CIA'in gözaltı ve sorgulama programı özellikle 2002 ve 2003'ün başlarında olmak üzere başından beri ağır şekilde kusurluydu.
  13. İki sözleşmeli psikolog programın geliştirilmesinde ve yönetiminde büyük rol oynadı. 2005 yılına kadar programla ilgili birçok faaliyet CIA'in kendi gücüyle değil, dışarıdan yardım alınarak yapıldı.
  14. CIA tutuklular üstünde Adalet Bakanlığının onay vermediği ve CIA Genel Merkezinin izin vermediği bir dizi zorlayıcı sorgulama teknikleri uyguladı.
  15. CIA elindeki tutukluların sayısı veya bilgisi hakkında yanıltıcı bilgilere başvurdu, birçoğunun gözaltına alınması yasal nedenlere dayanmıyordu.
  16. CIA, geliştirilmiş sorgulama tekniklerinin etkilerini değerlendiremedi.
  17. CIA, gerçekleştirilen faaliyetler sonrası kendi bünyesindeki subaylara karşı nadiren inceleme başlattı.
  18. CIA, kendisine gözaltı programı için gelen eleştirileri görmezden geldi.
  19. CIA'in gözaltı programı hukuki temellere dayanmadığı, basına gerekli bilgi verilmediği ve diğer ülkelerden destek bulamadığı için 2006 yılında sona erdi.
  20. CIA'in gözaltı programı ABD'nin dünyadaki imajına hem ekonomik hem de siyasi zarar verdi.

Medya tarafından açıklanan bulgular

  • En az beş tutuklu gerek olmaksızın "rektal beslenmeye" zorlandı, bunun sebebi CIA'in tutuklu üstünde "tam otorite kurma" amacı olarak açıklandı.
  • Bir mahkuma tecavüz edildiği tespit edildi. Raporda bu mahkum Mustafa el-Hawsawi olarak açıklandı.
  • CIA subayları, sorgu sırasında mahkumları çocuklarına veya diğer aile üyelerine tecavüz etmekle tehdit etti. Örneğin Abd el-Rahim el-Nashiri'ye "Annenizi ve diğer aile üyelerinizi buraya getirebiliriz." dendi.
  • Kasım 2002'de Gül Rahman isimli tutuklu sorgu sırasında hipotermi ile öldürüldü. İşkence gördükten sonra soğuk bir zemine zincirlendi ve üstünde sadece bir kazak vardı. Bu ölüm sebebiyle hiçbir CIA subayına soruşturma açılmadı hatta Rahman'ın öldürüldüğü sorgu merkezini yöneten görevli ikramiye aldı.
  • Bacaklarından yaralanmış tutuklular ayakta durmaya zorlandı, bunun yanında bu hâldeyken uykusuz bırakıldılar.
  • Bazı mahkumlar waterboarding sırasında boğulacak duruma getirilene kadar işkence gördü. Ebu Zübeyde bunlardan birisiydi ve işkence sırasında bilinci kapanmıştı, hareketsiz durmaya başladı.
  • Bazı mahkumlar bir haftadan fazla süre stres pozisyonlarında uykusuz bırakıldı.
  • Janat Gül adlı bir mahkum bir iftira sonucu işkenceye maruz kaldı ve haftalarca işkence gördü. İşkence sırasında "ABD'ye karşı tehdit" olmadığını, tehditler hakkında da bilgisi olmadığını defalarca söyledi. Bir süre sonra sorguyu yapan CIA subayları ikna olsa bile CIA Genel Merkezi ikna olmadı ve genel merkez sorgunun devamını istedi. Sonuç olarak Gül'ün masum olduğu ortaya çıktı.
  • Ebu Zübeyde tabuttan hallice bir kutuya sokuldu ve 266 saat bu kutuda kalması sağlandı. Hapishaneden ayrılmasının tek yolunun tabut olacağı sıkça kez tutukluya söylendi.
  • Ebu Hudhafia adlı bir Cezayirli buzlu suya sokuldu, uykusuz bırakıldı ve çeşitli işkenceler gördü. Sonuç olarak isim karışıklığı sebebiyle doğru adam olmadığı anlaşılınca serbest bırakıldı.

Новое сообщение