Продолжая использовать сайт, вы даете свое согласие на работу с этими файлами.
Jordan Peterson
Jordan Peterson | |
---|---|
Doğum |
Jordan Bernt Peterson 12 Haziran 1962 (1962-06-12) Edmonton, Alberta, Kanada |
Milliyet | Kanadalı |
Eğitim |
Alberta Üniversitesi (BA, 1982; BA, 1984) McGill Üniversitesi (PhD, 1991) |
Evlilik |
Tammy Roberts (e. 1989)
|
Çocuk(lar) | 2 |
Resmî site | jordanbpeterson.com |
Kariyeri | |
Dalı | Psikoloji |
Çalıştığı kurum |
|
Tez | Potential psychological markers for the predisposition to alcoholism (Alkolizme eğilimin olası psikolojik işaretleri) (1991) |
Etkilendikleri | Carl Jung |
İmza | |
Jordan Bernt Peterson (d. 12 Haziran 1962), Kanadalı klinik psikolog ve akademisyen. Toronto Üniversitesinde psikoloji profesörüdür. Dini ve ideolojik inanç, ve kişilik ve performans değerlendirme ve geliştirme özel yoğun ilgisi olmakla birlikte, başlıca çalışma alanları anormal, sosyal ve kişilik psikolojisi üzerinedir.
Peterson , Alberta Üniversitesi ve McGill Üniversitesi'nde okudu. Önce asistan, daha sonra da doçent doktor olacağı Harvard Üniversitesi'ne girmeden önce, 1991 yılından 1993'e kadar McGill'de araştırma görevlisi olarak kaldı. 1998 yılında Toronto Üniversitesi fakülte üyesi olarak Kanada'ya geri taşındı. 2019 itibarıyla da tam profesördür.
Peterson'ın, 1999'da yayınlanan ilk kitabı Maps of Meaning: The Architecture of Belief (Anlam Haritaları: İnanç Mimarisi), inanç sistemleri ve mitlerin yapılarını, duygu düzenlemesinde, anlam yaratımında bunların rollerini ve soykırım itkileri gibi birçok konuyu betimlemek için birçok akademik alanda yapılan incelemelerini içermektedir. İkinci kitabı,12 rules for Life: An Antidote to Chaos (Yaşam için 12 Kural: Kaos için bir Panzehir), Ocak 2018'de yayımlanmıştır.
Peterson, 2016'da politik doğruluğu ve Kanada hükûmetinin Tasarı C-16'sını eleştiren bir dizi YouTube videosu yayınladı. Hareket, Peterson'un ifade özgürlüğü karşıtlığının meşrulaştırılmasının başlangıcı olarak tanımlandığı, cinsel kimlik tartışmasının tutumuna, yasaklayıcı bölge ayrımcılığı gözüyle bakıyordu. Ardından, hem destek hem de eleştiri çeken kayda değer oranda bir medya ilgisi gördü.
Gençliği
Peterson, 12 Haziran 1962'de doğdu ve doğduğu Edmonton kentinin kuzeybatısındaki küçük bir kasaba olan Alberta, Fairview, Kanada'da büyüdü. Grande Prairie Regional Üniversitesi'nin Fairview kampüsünde bir kütüphaneci olan Beverley Peterson ve bir okul öğretmeni olan Walter Peterson'ın üç çocuğundan en büyüğüydü. İkinci adı, Norveçli büyükbabasından aldığı Bernt'dür (/ˈbɛərənt/ Bayiri -ənt).
13 yaşındayken, okul kütüphanecisi Sandy Notley tarafından, George Orwell, Aldous Huxley, Aleksandr Solzhenitsyn ve Ayn Rand'ın yazılarına tanıştırıldı. Ayrıca, gençlik yıllarında New Democratic Party (NDP) (Yeni Demokrat parti) için çalıştı, ancak ileriki yaşlarında parti gözünden düşmüş olarak büyüdü. Orwell'in " Wigan İskelesi Yolu " kitabındaki, ''orta sınıf entelektüel sosyalistlerin, aslında fakirleri seviyor değil, yalnızca zenginlerden nefret ediyor'' oldukları teşhisi ile ''gözünün açılması'' tecrübesini yaşadı. 18 yaşındayken NDP'den ayrıldı.
Eğitimi
1979'da Fairview Lisesi'nden mezun olan Peterson, siyaset bilimi ve İngiliz edebiyatı okumak için Grande Priaire Regional Üniversitesi'ne girdi. Daha sonra 1982'de siyaset bilimindeki lisansını tamamladığı Alberta Üniversitesi'ne transfer oldu. Daha sonra, Avrupa'yı ziyaret etmek için bir yıl izin aldı. Orada Soğuk Savaş'ın psikolojik kökenleri, 20. yüzyıl Avrupa totaliteryanizmi ve Carl Jung, Friedrich Nietzsche, Aleksandr Soljenitsin ve Fyodor Dostoyevski’nin çalışmaları üzerine araştırma ve çalışmalar yapmaya başladı. Daha sonra Alberta Üniversitesi'ne döndü ve 1984'te psikoloji alanında lisans derecesi aldı. 1985'te McGill Üniversitesi'ne girmek için Montreal'e taşındı. 1991 yılında Robert O. Pihl gözetiminde klinik psikoloji doktora derecesini aldı ve Phil ve Maurice Dongier ile birlikte çalışarak Haziran 1993'e kadar McGill'in Douglas Hastanesi'nde araştırma görevlisi olarak kaldı.
Kariyeri
Temmuz 1993-Haziran 1998 tarihleri arasında Peterson, Harvard Üniversitesi'nde psikoloji fakültesinde asistan ve doçent doktor olarak ders verir ve araştırmasını yürütürken Arlington, Massachusetts'de yaşadı. Harvard'da bulunduğu süre boyunca, uyuşturucu ve alkol bağımlılığından kaynaklanan saldırganlık sebepleri üzerine çalıştı ve alışılmadık birçok tez çalışması yürüttü. İki eski doktora öğrencisi, psikolog ve Harvard'lı öğretmen Shelley Carson ve yazar Gregg Hurwitz, Peterson'un derslerinin öğrenciler tarafından çokça sevildiğini belirtmiştir. Temmuz 1998'de Kanada'ya döndü ve Toronto Üniversitesi'nde profesör olarak görev aldı.
Peterson'ın çalışma ve araştırma alanları psikofarmakoloji, anormal, nöro, klinik, kişilik, sosyal, endüstriyel ve örgütsel, dini, ideolojik,politik ve yaratıcılık psikolojisi alanlarındadır. Peterson, kendisi veya meslektaşlarıyla ortak olarak yüzden fazla akademik makale yazdı ve 2017 ortasından itibaren neredeyse 8.000 kez alıntılandı.
Kariyerinin büyük kısmında, Peterson haftada 20 kişiyi görerek aktif bir klinik tecrübe edindi. Sosyal medyada aktif yer edindi ve Eylül 2016'da Tasarı C-16'yı eleştirdiği bir dizi video yayınladı. 2017 yılında klinik uygulamalarına ve aynı şekilde 2018'de öğretmenlik yapmaya, yeni projeleri nedeniyle geçici olarak ara vermeye karar verdi.
Eserleri
Kitaplar
Anlam Haritaları: İnanç Mimarisi (Maps of Meaning: The Architecture of Belief) (1999)
1999'da Routledge Yayınevi , Anlam Haritaları: İnanç Mimarisi'ni yayınladı. Peterson'ın tamamlanması 13 yıl süren kitabı, modern bilimsel anlayışa göre beynin nasıl çalıştığına uygun olarak mitoloji, din, edebiyat, felsefe ve psikoloji gibi çeşitli alanlardaki fikirleri kullanarak insanların nasıl anlam, inançlar ve anlatılar oluşturduklarına dair kapsamlı bir teori sunmaktdır.
Peterson'a göre, kendisinin asıl amacı, hem bireylerin hem de grupların neden toplumsal çatışmaya katıldığını araştırmak, bireylerin sonunda ölümler ve Gulag, Auschwitz toplama kampı ve Ruanda soykırımı gibi patolojik zulümlerle sonuçlanan inanç sistemlerini (yani ideolojik kimlik ) desteklemek için edindikleri sebepleri ve motivasyonlarını keşfetmekti. Peterson, “dünyanın dini düşüncelerinin analizinin temel ahlakımızı tanımlamamıza, ve nihayetinde evrensel bir ahlak sistemi geliştirmemize olanak sağlayabileceğini” düşünüyor.Jung arketipleri kitapta önemli bir rol oynamaktadır.
2004'te, Peterson'ın Anlam Haritaları: İnanç Mimarisi adlı kitabına dayanan 13 bölümlük bir TV dizisi TVOntario'da yayınlandı.
Yaşam için 12 Kural: Kaos İçin Bir Panzehir (12 Rules for Life: An Antidote to Chaos) (2018)
Ocak 2018’de, Penguin Random House Yayınevi, Peterson’nın ikinci kitabını, Yaşam için 12 Kural: Kaos İçin Bir Panzehir'i yayınladı. Çalışma, Anlam Haritaları'ndan daha anlaşılabilir bir tarzda, yaşamla ilgili soyut etik ilkeler içermektedir. Kitabı tanıtmak için Peterson dünya turuna çıktı. Turun bir parçası olarak Peterson, İngiltere'de, Kanal 4 Haberlerde (Channel 4 News), Cathy Newman ile, kitap için popülerlik sağladığı gibi önemli derecede ilgi çeken bir röportaj yaptı. Kitap, Kanada, ABD ve Birleşik Krallık'ta çok satanlar listesinde zirveye ulaştı.
Politik Görüşleri
New York Times, Peterson'u “muhafazakâr-eğimli” olarak tanımlarken , Washington Post da “muhafazakâr” olarak nitelendirmiştir. Peterson ise kendini “gelenekçi” veya “klasik liberal” olarak nitelendirmiştir.
Akademik çevre ve politik doğruculuk
Peterson'ın politik doğruluk eleştirisi, postmodernizm, postmodern feminizm, beyazlar için ayrıcalık, kültürel tahsis ve çevrecilik gibi konulara dayanmaktadır.
National Post'ta yazan Chris Selley, Peterson’ın muhaliflerinin “beyaz ayrıcalık ve kültürel sahiplenmecilin gibi çağdaş görüşlerden kaynaklanan öfkeyi ve kibar toplumun kurumlarındaki diğer bakış açılarının reddedilmesini veya tamamen iptal edilmesini, marjinalleşmeyi göz ardı ettiğini” söyledi. Tim Lott, The Spectator'da Peterson'un "genel akademik çevrenin açık sözlü bir eleştirmeni" olduğunu belirtti. Peterson'ın sosyal medyadaki mevcudiyeti, bu görüşlerin etkisini artırdı; The Globe and Mail'den Simona Chiose şunları belirtti: "Beşeri bilimler ve sosyal bilimlerdeki çok az Toronto Üniversitesi profesörü Prof. Dr. Peterson'ın dünya çapında isminin tanınmasından hoşnut kaldı".
Öğrencilerinden biri olan Christine Brophy ile yaptığı politik inanç ve kişilik ilişkisi üzerine yaptığı araştırmasına göre, politik doğruculuk iki türden oluşur: “PD-eşitlikçilik (politik doğrucu eşitlikçilik)” ve '“PD-otoriteryenizm (politik doğrucu otoriteryenizm)”.Klasik liberalleri birinci tipe yerleştirir ve ''silah olarak hoşgörüyü'' kullanan sözde sosyal adalet savaşçılarını (SJW) ikinci tipe yerleştirir. Çalışma aynı zamanda PC-otoriteryenistleri ve sağ-otoriteryenistleri arasında bir örtüşme buldu.
Peterson, üniversitelerin Kuzey Amerika ve Avrupa'da ortaya çıkan politik doğruluk dalgasından en sorumlu kurumlar arasında olması gerektiğini düşünüyor. 1990’ların başından beri kampüslerde siyasal doğruluğun yükselişini izlemiş olan Peterson,beşeri bilimlerin yozlaşmış, bilime daha az bel bağlar olduğunu ve “zekice sohbetler yerine ideolojik sohbetler gerçekleştirdiğini” düşünüyor. Bir üniversite profesörü olarak edindiği deneyimlerden, sınıflarına gelen öğrencilerin, faşizm ve Nazizm ile aynı ilgi gösterilmeyen Stalinizm ve Maoizm tarafından toplu imha ve suçlarından habersiz olduklarını ve bu konularda bilgisiz olduklarını belirtir. Ayrıca, "uygun kültürün değerini bilinmesi veya bunu telkin edilmesi yerine, sistemin ve yapının en son kalıntılarının da, görecelik ve güç açısından her şeyi tanımlayan post-modernizm ve neo-Marksizm tarafından öğrencilerin elinden alındığını söylüyor.
Tasarı C-16
27 Eylül 2016'da Peterson, "Öğretmen politik doğruculuğa karşı: Bölüm I: Korku ve Yasa" başlıklı üç bölümlü bir konferans videosunun ilk bölümünü yayınladı. Videoda, bunu konuşma ve ifade özgürlüğünü baskı altına almak olduğunu belirterek fakülte çevresi ve öğrencilerinin tercih ettiği cinsiyet zamirlerini kullanmayacağını belirtir ve Kanada hükûmetinin "cinsiyet kimliği veya ifadesini'' eklemeyi teklif eden Bill C-16'e itiraz ettiğini" belirtir. Kanada İnsan Hakları Yasası uyarınca yasaklı bir ayrımcılık temeli olarak ve benzer şekilde Soykırımın teşvik edilmesinin ve Ceza Kanununda nefretin teşvik edilmesinin tanımlarının genişletilmesi.
Tasarıya itirazının, bir transseksüel öğrenci veya öğretim üyesinin o kişinin tercih ettiği biçimde hitap etmeyi reddetmesi hâlinde, eyalet insan hakları yasalarına göre dava edilebileceğini iddia ettiği için, Ceza Kanununda değişiklik yapılması durumunda olası özgür ifade kısıtlamasına yol açabileceğini belirtti. Ayrıca, Ontario İnsan Hakları Kanunu'nun 46.3. Maddesiyle eşleştirilen yeni değişikliklerin, herhangi bir çalışan veya çalışanın ''doğrudan veya dolayı olarak'', ''kasten veya kasıt dışı'' gücendirici olarak yorumlanabilecek herhangi bir şey söylemesi durumunda, yasalar altında cezaya maruz kalmasına olanak sağlayacağını savundu. Diğer akademisyenler ve avukatlar Peterson'un C-16 yorumuna meydan okudu.
Transseksüel aktivistlerden, öğretim üyelerinden ve işçi sendikalarından eleştiri videoları geldi ve eleştirmenler Peterson'ı "nefret dolu bir çevre yaratmaya yardımcı olmak'' ile ve yasayı "temelde yanlış tanımlamak" ile suçladılar. Kampüste, bazıları şiddet içeren protesto gösterileri düzenlendi ve tartışma uluslararası medyanın dikkatini çekti. Eylül 2016'da, öğrencinin tercih edilen bir zamir kullanma isteğine uyup uymayacağı sorulduğunda, Peterson “bana nasıl sorduklarına bağlı [...]Hınç ve öfkeli bir tutumda yaklaştıklarını hissedersem ya da [bana bunu sorarlarken] politik dürtüleri olduğunu tespit edersem, o zaman muhtemelen hayır derdim. [...] Şimdi yaptığımız gibi diyalog kuruyor olsaydık, muhtemelen onlarla ortak paydada buluşabilirdim " İki ay sonra, National Post, Jordan Peterson'ın tasarıya karşı çıkışını açımlayan ve kamusal olarak yapılan karşı çıkışının sebebini açıklayan bir serbest kürsü sayfası yayınladı:
''Zhe'' ve ''zher'' zamirleri gibi dönemsel modaya göre oluşturulmuş ve yapay olan nefret ettiğim kelimeleri asla kullanmayacağım. Bu kelimeler, şahsen tiksindiğim post-modern, radikal solcu ideolojinin öncüsü konumundalar, ki bu da benim profesyonel görüşüme göre 20.yüzyılda en az 100 milyon kişiyi öldüren Marksist öğretilerle korkunç bir benzerlik taşıyor.
35 yıldır sol ve sağ otoriteryenizmini üzerine çalışmalar ve araştırmalar yapıyorum. Maps of Meaning: The Architecture of Belief isimli, ideolojilerin inançları ve dili nasıl gaspettiğini araştıran bir kitap yazdım. Çalışmalarım sonucunda, Marksizmin ölüm saçan bir ideoloji olduğu sonucuna vardım. Modern üniversitelerde bunu uygulamaya geçirenlerin böyle kirli, tahammül edilemez ve insan-dışı fikirleri yüceltmeye ediyor olmaları ve öğrencilerine bu inançları dayatıyor olmalarından utanmaları gerektiğine inanıyorum. Bundan dolayı Marksist kelimeleri ağzıma almayacağım. Bu beni radikal solun kuklası yapardı. Bu da olmayacak. Nokta.
Tartışmaya cevaben, Toronto Üniversitesi'nden akademik yöneticiler, Peterson'a iki uyarı mektubu gönderdiler; biri, özgür konuşmanın insan hakları mevzuatına uygun olarak yapılması gerektiğiyle ilgili ve diğeri öğrencilerin ve fakülte üyelerinin tercih edilen kişisel zamirlerini kullanmayı reddetmesiyle ilgiliydi. Peterson, bu uyarı mektuplarının kendisine karşı resmi bir disiplin eylemine yol açtığını belirtti, ancak Aralık ayında üniversite öğretmenliğini koruyacağına dair güvence verdi ve Ocak 2017'de Toronto Üniversitesi'nde psikoloji derslerini vermeye geri döndü.
Şubat 2017’de, Kanada Muhafazakâr Partisi liderilik adayı Maxime Bernier, Peterson ile görüşüp tartışmasından sonra, Tasarım C-16 konusundaki duruşunu lehine olmaktan aleyhine kaydırdığını belirtti. Peterson'un tasarıya ilişkin analizi, aynı zamanda tasarının kabulune karşı çıkan senatörler tarafından sık sık alıntılandı.
Cinsiyet ilişkileri ve maskülinite
Peterson, süregelen bir ''maskülinite krizi'' olduğunu ve ''maskülen ruhun saldırı altında olduğu yerlerde'' ''masküliniteye karşı tepki'' bulunuyor olduğunu savundu. Feminizmin ve ''kusura dayanmayan boşanma'' gibi politikaların cinsiyet ilişkileri ve istikrarsızlaştırılmış toplum üzerinde olumsuz etkileri olduğunu savundu. “Sol” un “baskıcı ataerkillik” olarak nitelendirdiği mevcut toplumsal hiyerarşinin “yetkinliğe dayanabileceğini'' savundu. Peterson eşleri olmayan erkeklerin şiddete eğilimli olduğunu ve “zorunlu tek eşliliğin” yani monogaminin sosyal bir norm olduğu toplumların erkek şiddetini azalttığını söyledi. Donald Trump ve aşırı sağ Avrupalı politikacıların, “feminize” olan erkeklere “itici güç” olduğunu söyleyerek, “erkekleri feminize olmak için ne kadar çok zorlanırsa o kadar sert, faşist politik ideolojiyle daha fazla eğilimli olacaklarını” belirtiyor. 2018 Channel 4 röportajında, cinsiyetler arası ücret farkı konusunda muhabir Cathy Newman'la tartışmasından sonra çokça dikkat çekti. Peterson, cinsiyet farkı açığının sadece cinsel ayrımcılığa bağlı olduğunu reddetti.New York Times için yazan Nellie Bowles, Peterson'nun fikirlerinin çoğunun "toplumsal cinsiyet etrafındaki kemirici endişeden kaynaklandığını" söyledi.
Kaynakça