Продолжая использовать сайт, вы даете свое согласие на работу с этими файлами.
Cinsiyet değiştirme ameliyatı
Makale serilerinden |
Transgender |
---|
|
Sağlık ve Tıp
|
Hak sorunları
|
Toplum ve Kültür
|
Ülkeye göre
|
|
Cinsiyet değiştirme ameliyatı, kadından erkeğe ya da erkekten kadına dönüşmek için yapılan tıbbi uygulamadır. Ameliyatın gerçekleşmesi için hastane, komisyon raporları, mahkeme kararı gerekmektedir. Erkek cinsiyetine sahip olmak isteyen kadınlara yapılacak olan penis için iki yöntem kullanılmaktadır. Bunlar ön kol derisiyle ya da bacaktaki ince kemik üzerindeki deriyle yapılan protezlerdir. Bu ameliyat, penisi oluşturacak flapların hazırlanması, yeni idrar yolu oluşturulması ve alt yüzden görünüm gibi evrelerden oluşmaktadır.Kadın cinsiyetine geçmek isteyen erkeklere yapılan ameliyatlarda penis derisi dipten çepeçevre kesilerek eldiven parmağı gibi yüzülür ve çıkartılır. Derisiz kalan penisteki süngersi, kavernoz dokular (corpus cavernosum) iki yana kasık derisi altına gömülür böylece vulvanın büyük dudakları (labia majora) gibi kabarıklık sağlanır.
1931'de Berlin'de Dora Richter, vajinoplasti cerrahi ameliyatını geçiren ilk transseksüel kadın oldu.
Bu olayın bir benzeri 1930-1931 yılları arasında Dresden'de Lili Elbe ile gerçekleşti. İlk ameliyat Dr. Magnus Hirschfeld tarafından denetlendi ve orijinal seks organları çıkarıldı. Ardından başarısız bir uterus naklinin de gerçekleştiği dört ameliyat ile devam etti. Uterus naklinin başarısız olması sebebiyle Lili Elbe öldü.
Türkiye'de cinsiyet değiştirme ameliyatı 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 40. Maddesi'ne göre yapılabilmektedir: Cinsiyetini değiştirmek isteyen kimse, şahsen başvuruda bulunarak mahkemece cinsiyet değişikliğine izin verilmesini isteyebilir. Ancak, iznin verilebilmesi için, istem sahibinin onsekiz yaşını doldurmuş bulunması ve evli olmaması; ayrıca transseksüel yapıda olup, cinsiyet değişikliğinin ruh sağlığı açısından zorunluluğunu (…) bir eğitim ve araştırma hastanesinden alınacak resmî sağlık kurulu raporuyla belgelemesi şarttır. Verilen izne bağlı olarak amaç ve tıbbî yöntemlere uygun bir cinsiyet değiştirme ameliyatı gerçekleştirildiğinin resmî sağlık kurulu raporuyla doğrulanması hâlinde, mahkemece nüfus sicilinde gerekli düzeltmenin yapılmasına karar verilir. Maddede daha önce yer alan “…ve üreme yeteneğinden sürekli biçimde yoksun bulunduğunu…” ibaresi Anayasa Mahkemesi'ne yapılan itiraz neticesinde iptal edilmiştir.
Malezya'da 1982'ye kadar trans bireylerin toplumda kabul gördüğü, hatta o zamanki bir müftü yardımcısının İslam'ın bilimsel delillere ve ayrıntılara inanan ilerici bir din olduğu ve sadece bağnaz insanların bilime inanmayacak kadar dar görüşlü olacağı gerekçesiyle, trans kadın ve cis bir erkek arasındaki evliliği geçerli ilan ettiği anlatılmaktadır.
1988 yılında Mısır'da Tantawi'nin bir erkeğin kendi arzusuna göre değil de doktorun cinsiyet değiştirme ameliyatının tek tedavi yolu olduğunu ifade etmesi hâlinde böyle bir ameliyatın yapılabileceğine dair fetva verdiği belirtilmektedir.
Nureddin Yıldız da bu durumun bir hastalık olduğunu, tedavi edilmesi mümkün ise bunda bir tereddüt bulunmadığını ve cerrahî müdahale için özel fetva gerektiğini söylemektedir.
İran'daki Şii rejim ise eşcinselliği yasaklamakla ve cezalandırmakla birlikte İran yönetimi tarafından ameliyatla husyelerini aldırma ve hormon yerleştirme işlemi yasak olarak görülmez ve bunları yaptıranların bütün masrafları devlet tarafından karşılanır. Türkiye'deki Din İşleri Yüksek Kurulu'nun açıklamalarına göre vücudun herhangi bir organında, diğer insanlar tarafından yadırganan, insanın psikolojik olarak etkilenmesine sebep olabilecek, bir anormallik veya fazlalık bulunursa, bunun ameliyatla düzeltilmesi, fıtratı bozmak değil, bir tedavi işlemidir denilmekle birlikte cinsiyete yönelik böyle bir müdahale ise Nisâ sûresi 119. ayette geçen Allah'ın yarattığını değiştirmek kapsamında olup yasaktır. Humeynî'nin açıklamalarını esas alan Şiiler ise bu ayetin böyle bir ameliyatın yasak olduğuna delil olmadığını ve ayetin görünen anlamı ölçü alınırsa insanların varlık âleminde var olan bütün eşyadaki yaptıkları değişikliklerin şeytanın yaptığı reel işlerin örneklerinden olduğunu kabul etmek gerektiğini iddia etmektedir.
Pakistan'da Tanzeem-Ittehad-i-Ummat (Pakistan Müslüman Kardeşler Birliği Örgütü) altındaki 50'den fazla din adamının 2016 yılında "kadınlık alameti taşıyan" trans bireylerin ve "erkeklik alameti taşıyan" trans bireylerin kanunen ve dinen birbirleri ile, ayrıca normal erkek ve kadınların karşı cins trans bireyler ile evlenebileceklerine dair fetvayı kabul ettiği belirtilmektedir. Kararda, trans bireylere miras hakkı vaadinde bulunurken, trans çocuklarını reddeden ebeveynlerin 'Allah'ın lanetine' maruz kalacağı söylenmiştir.
İngiltere'deki Dar al Ifta' wal Aqaid (The Centre for Decree & Doctrines) böyle bir ameliyatın yapılmasının dinen yasak olup olmadığı konusundaki farklı görüşleri sıraladıktan sonra bu ameliyatın kişide intihara varan psikolojik sorunlara yol açmaması ve İslam'a aykırı / haram olan işler için kullanılmaması gibi bazı şartlara bağlı olarak caiz olduğunu ve ameliyat sonrası kişinin şer'en yeni kimliğine göre kabul edileceğini ifade etmektedir.
Bahreyn medyasında yer alan açıklamalara göre Şeyh Faysal El-Mevlevî'nin fetvasında hastalıkların tedavisinde temel ilkenin "Tedavi olun! Allah nerede (veya ne zaman) hastalık yaratmışsa tedavi de yaratmıştır, öyleyse tedavi arayın." şeklindeki hadis rivayeti olduğu ve hastalıkları belirlemedeki ölçünün uzman doktor görüşü olduğu ifade edilmiştir. Şeyh El-Mevlevi, “Doktorların çoğunluğunun görüşüne göre, bazı insanlarda patolojik bir durum olduğu kanıtlanırsa, buna cinsel durumda şiddetli bir şizofreni olan (transexus) diyorlar. Öyle ki bedenin tezahürleri belirli bir cinsiyet yönündeyken, ruhun duyguları zıt cinsel yöndeyken, o zaman bu patolojik durum yoğunlaşabilir. Böylece kişinin hayatı cehenneme döner, intiharı bile düşünebilir ve tüm psikolojik tedavi yöntemleri başarısız olabilir, doktorun cinsiyet değiştirme ameliyatı yapmaktan başka çaresi kalmaz.” Bu hususta avukat Fevzie Cenâhî bunu Allah'ın yaratmasında (fıtratta) bir değişiklik olarak gördüklerinden ve bunu karşı cinsi taklit etme meselesi olarak ele aldıklarından ve bu yasak olan değişikliğin sadece güzellik amacı taşımasından dolayı cinsiyet değiştirme ameliyatına karşı çıkan bazı fakihlerin olduğunu belirterek karşı cinse benzemekle ilgili yasağın giyimde, ziynette, sözde ve yürüyüşle ilgili olduğunu söyler. Cenâhî Duyguları ve eylemleri, tabiatından farklı cinsiyette bir bedene sanipken ve bundan acı çekerken, bu ikilikten ve şizofreniden kurtulmaya çalışırken, cinsel dönüşüm süreci gerçekleştiğinde kendisini gerçek tabiatına geri dönmüş hisseder, bu yüzden karşı cinse benzemek olmaz. Bu nedenle, Suudi Arabistan Krallığı'ndaki Daimi İlim ve İfta' Komitesi, görünüşün maddenin gerçeğiyle çeliştiğini doğrularlarsa, hastanın kendisini mütehassıs doktorların uzmanlarına sunması gerektiğine dair bir fetva yayınladı. demektedir.
Dünya Müslüman Âlimler Birliği adlı teşkilatın genel sekreteri olan Prof. Dr. Ali Muhyiddin El-Karadağî'nin konuyla ilgili gelen sorulara cevap olarak doktorların, kişinin hormonlarının ağırlıklı olarak bir cinsiyetten olduğu sonucuna varması hâlinde cinsiyet değiştirilebileceğini söylediği belirtilmektedir.
Ayrıca bakınız
Dış bağlantılar
- Videolar (Uzman TV):
- Kadından erkeğe cinsiyet değiştirme ameliyatı nasıl yapılır? 14 Temmuz 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
- Erkekten kadına cinsiyet değiştirme ameliyatı nasıl yapılır? 8 Ağustos 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
- Nur Çintay A. (2 Şubat 2007). "Çocuğunuzun cinsiyet değişimini destekler misiniz?". Radikal Gazetesi. 5 Şubat 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Temmuz 2008.